
İNSANIN HAYATTA ÖNCE, BİR BAŞARI HİKAYESİ OLMALIDIR..!!
Hepimizin hayatında mutlaka bir yada birkaç başarı hikayesi vardır , kimi işinde çok başarılı olmuştur , kimisi ticaretinde çok başarılı olmuştur, kimisi kariyerinde, memuriyetinde, kimisi de siyasetinde çok başarılı olmuştur.
Birisi bir başarı hikayesini anlatırken hayranlıkla, bayılarak dinleriz.. Niye çünkü hayatın her türlü zorluklarına göğüs gererek, zorlukların üstesinden gelerek başarı elde etmiştir..
Hatta çoğu zaman hikayenin niteliği, niceliği, başlangıç noktası vs hiç gözümüze gelmeden doğrudan
sonuca odaklanırız..
Çoğu başarı hikayesi bundan ibaret.
Aman yanlış anlaşılmasın, her başarı hikayesi ve hatta her hikaye kendi içerisinde muazzam derecede
önemlidir. Ve elbette anlatılmaya, anılmaya değerdir.
Üstelik hepsinden çıkarılacak bir ders, alınacak bir bilgi tecrübe vardır.
Şimdi şöyle bir etrafıma bakıyorum, kimisi hayatın içinden gelerek, ARKASINDA MADDİ VE MANEVİ DESTEKCİSİ OLMADAN yıllarca çalışıp, didinerek, yaşamından, ailesinden, çocuklarından fedakarlık ederek, tabiri caizse tırnakları ile kazıya kazıya bir yerlere gelmiş, bir şeyler sahibi olmuş, makam mevki, mal mülk sahibi olmuş bir sürü insan vardır etrafımızda, onlara en ufak bir sözüm yok.. ALLAH daha çok versin, hak ederek çalmadan, başkasının hakkını yemeden bir yerlere gelenlere sözümüz yok !!
Benim burada bugün esas üzerinde duracağım konu özellikle Merzifon’da, bekrauntunda yani geri planında hiç birşey olmayan, geçmişine bakınca hiç bir başarı öyküsü olmayan, devamlı birilerinin arkasına tutunarak, bir yerlerde makam mevki, mal mülk sahibi olan insanlara..!!!!
Bu tür insanlar yaşamları boyunca eskilerin bir sözü vardır "Hızır’ın çöpünü kaldırmadan" mal mülk sahibi, makam mevki sahibi olmuşlardır. Hep birileri olmuştur arkalarında hayatları boyunca, birilerinin yönlendirmesi yada itelemesi sonucu birşeyler yapmaya çalışırlar yada bir şeyler yapıyor gibi gözükürler, yani boş insanlardır bu türdeki insanların çoğu... Bileğinin hakkı ile bir şeyler kazanamamış, bir yerlere kendi irade ve güçleri ile gelememişlerdir ve kendi gücü ile bir yerlere gelenleri de hep eleştirerek kusur bulmaya, kulp takmaya, eleştirerek itibarsızlaştırma yöntemlerini uygulamaya çalışmaktadırlar, niye çünkü kendileri bir şey yapamazlar, yapanlara da kusur bulmaya ,karalamaya çalışırlar..
Bu tür vakaları siyasette daha çok yaşıyoruz, eğer benim yanımda durduysa o insan ne olursa olsun ister hırsız, ister soysuz, ister ahlaksız.. sürekli himaye, sürekli koruma altında tutarlar o hayatında hiç ama hiç başarı öyküsü olmayan adamı..
Herkes birbirini gayet iyi biliyor , herkes birbirinin hikayesini , gelmişini , geçmişini çok iyi tanıyor o yüzden birilerinin arkasına saklanarak bir şeyler yapmaya çalışan insanlar, yada biryerlere gelmeye uğraşan arkadaşlar çıkın saklandığınız yerlerden de kendiniz birşeyler yapmaya çalışın çabalayın , hiç olmazsa bizde “ya o kadar çabaladı ve uğraştı ama şansı yokmuş, yada kısmetinde bu kadarmış" diyelim..
Herkese Hayatında Anlatacağı Bir Başarı Öyküsü , bir mücadele örneği , bir hikayesi olacak , yaşam dilerim.... Birilerinin gölgesinde bir yerlere gelmenin çokta iyi olacağını düşünemiyorum..!!! Hoşçakalın...