AK Parti Amasya Milletvekili Mustafa Levent Karahocagil, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde basın toplantısı düzenlendi.
Basın toplantısına Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye’nin kuzeyinde gerçekleştirdiği operasyonlara değinerek başlayan AK Parti Amasya Milletvekili Mustafa Levent Karahocagil, “Türkiye, bugüne kadar Suriye’nin kuzeyinde birbirinden başarılı operasyonlara imza atmış ve terör örgütlerinin tüm planlarını altüst etmiştir. Hatırlayalım;
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, teröristleri etkisiz hale getirmek ve sınır güvenliğimizi sağlamak için 24 Ağustos 2016 tarihinde Fırat Kalkan Harekâtını başlatmıştır. Operasyonun ilk gününde Suriye’nin Cerablus ilçesi terörden temizlendi ve 7 ay 5 gün süren harekâtta 2 bin 55 kilometrekare alan terörden arındırılmış oldu. 3 binden fazla DEAŞ'lı terörist etkisiz hale getirildi.
Toprak bütünlüğümüzü parçalamaya çalışan Suriye’nin kuzeyindeki terör yapılanmalarını temizlemeye kararlıydık ve ardından 20 Ocak 2018 tarihinde Zeytin Dalı Harekâtını başlattık. 57 gün süren operasyonda teröristlerin inleri bir bir imha edilerek 6 bin 370’ini etkisiz hale getirdik. Bu harekat sonrası Milli Savunma Bakanlığımız ile diğer bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarıyla birlikte koordineli olarak hayatın normalleştirilmesine yönelik çalışmalarını sürdürmüştür. 1 hastane hizmete girmiş, 287 okulda 53.000 öğrenciye eğitim verilmeye başlanmıştır.
Hudut güvenliğimize yönelik tehdit ve düşmanca tutumların artarak devam etmesi üzerine mücadeleye “devam” dedik.
Ve daha sonra, uluslararası hukuk ve BM Sözleşmesi’nin 5 inci maddesi gereğince meşru müdafaa hakkı çerçevesinde 9 Ekim 2019 tarihinde Barış Pınarı Harekâtı’nı başlattık. Terör örgütleri tarafından kurulan bomba düzenekleri, patlayıcılar, sığınak ve tüneller tek tek imha edildi ve güvenliğin sağlanması akabinde 200 bine yakın Suriyeli sivil topraklarına geri döndü. Mehmetçiklerimizin yoğun gayret ve çaba gerektiren çalışmalarıyla 464 okul tamir edildi ve 35 bin öğrenci eğitimlerine devam etmeye başladılar. Akabinde 87 cami, 7 kilisenin bakım ve onarımı da mehmetçiklerimiz tarafından gerçekleştirilmiştir” dedi.
Amasya Milletvekili Karahocagil yaptığı basın açıklamasının devamında; “Esed Rejiminin saldırılarıyla sınırlarımıza yönelecek göçü önlemek, bölge halkının güvenliğini ve geri dönüşlerini sağlamak amacıyla Barış Pınarı Harekatından bir yıl sonra 27 Şubat 2020 tarihinde Bahar Kalkanı Harekâtı gerçekleştirilmiştir.
Havadan ve karadan gerçekleştirilen operasyonlar ile 3 bin 473 rejim unsuru etkisiz hale getirilmiş, 370 meskûn mahal ve 3 bin 394 kilometrekarelik alan kontrol altına alınmıştır.
2019 yılında başlatılan Pençe Serisi Operasyonlar ile 831 terörist etkisiz hale getirildi, 1281 adet çeşitli silah ele geçirildi, 1812 adet EYP imha edildi ve 1407 mağara kullanılmaz hale getirildi.
Suriye’de derinleşen insanlık dramına karşı sınır ötesi harekatlarımızın başladığı günden bugüne kadar oluşturduğumuz güvenli bölgelere 500 binin üzerinde Suriyeli’nin geri dönmesini sağladık.
Bu harekatlardaki üstün başarılar bize gösteriyor ki; kahraman Mehmetçiğimiz, korkusuz yüreklerinde vatan sevgisi ile terör örgütleriyle mücadele etmeye devam ediyorlar.
Her şey vatan için,
Can için canan için,
Göz kırpmaz, can veririz
Bir karış toprak için.
Ülkemize ve güvenli bölgelerimize yapılan saldırıların, tuzakların, tacizlerin devam etmesinden dolayı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 23 Mayıs 2022 tarihinde yapmış olduğu açıklamada operasyonların devam edeceği sinyalini vermiştir.
Vatanın bölünmezliği tehlikede ise hiçbir güce müsemeha göstermeyiz. Vatan topraklarına uzanan o eli kırar, o bileği büker, düşmana diz çöktürtmesini de biliriz.
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, istihbaratımız, emniyet güçlerimiz hazırlıklarını tamamlar tamamlamaz inşallah yine haddinizi bildireceğimiz operasyonlara Fırat’ın batısında, Tel Rifat ve Münbiç’te devam edeceğiz. Bu bölgeleri teröristlerden temizledikten sonra aşama aşama diğer bölgelerde Mehmetçiğimizin nefesini ensenizde hissedeceksiniz.
Hafta sonu haberlerini takip ettiğim kadar söyleyeyim, Sayın Cumhurbaşkanımızın operasyonların başlayacağına dair açıklama yapması ile birlikte Münbiç’te 400 PKK/YPG’li silah bırakarak arkalarına bakmadan Münbiç’ten kaçıp gitmişlerdir. Liderimiz, yıldırım gibi parladığında bu kadar korkuyorsanız, şimdi birde gök gürültüsünü dinleyin.
Hatırlarsınız geçen sene bağımsız Global (Fayrpovır) Firepower'ın 2021 raporuna göre Orta Doğu'nun en güçlü ordusuna sahip ülke Türkiye olarak birinci seçildi. Herkes yükselen Türkiye’nin farkında. Laf ile değil, icraatlarımız ile dünya aleme kendimizi ispatlıyoruz.
Değerli Arkadaşlar,
PKK’dan YPG’ye bölücü terör örgütünün bütün unsurları, örgütün siyasi uzantıları, medya destekçileri, yurt dışındaki bağlantılarıyla sınırlarını genişletmeye ve Türkiye için büyük ölçekli risk teşkil etmeye devam etmektedir.
Bu bakımdan, PKK/YPG terör örgütlerinin barındırıldığı Tel Rifat ve Münbiç uzun zamandır Türk güvenlik makamları tarafından takip edilmektedir. Buradan kaynaklanan tehditleri bertaraf etmek zorundayız.
Terör örgütlerinin yanı sıra aslında karşımızda Avrupa var ABD var, Rusya var.
Fransa, Almanya, İngiltere, PKK’yı terör örgütü olarak tanıdıklarını ifade etseler de klikleşen üst yönetimindekiler terör yandaşlarının ellerini, kollarını, paçavralarını sallayarak ve Öcalan posterleriyle sokaklarında, caddelerinde, meydanlarında yürüyüş, gövde gösterisi yapmalarına izin veriyorlar.
Her ne kadar Türkiye için müttefikimiz deseler de, terör örgütlerini beslemeye devam ediyorlar. Türkiye’nin bu yalanlara gösterecek ne sabrı, ne de tahammülü kaldı. Yaptığınız tam bir ahlaksızlıktır, iki yüzlülüktür ve alçaklıktır.
Türkiye’nin yükselişinin önünü kesmek adına destek vermeye de devam edeceklerdir.
Tel Rifat ve Münbiç’e tekrar döndüğümüzde yani bu iki bölgedeki terör örgütlerini destekleyen ana aktörlerin ABD ve Rusya olduğunu görüyoruz. 2016 yılında terör örgütleri saldırılar düzenleyerek, Rusya'nın da hava desteğiyle Tel Rıfat'ı işgal etti.
Bir yandan Ukrayna’daki faaliyetlerini sürdüren Rusya diğer yandan da Tel Rifat için askeri güç olarak varlığını sürdürmeye devam etmektedir. Tel Rifat’ı Rusya’nın desteği ile işgal eden örgüt, Münbiç'i ise ABD güçlerinin desteğiyle işgal altına almıştır.
Yukarıda belirttiğim gibi güney sınırlarımızı ve güvenli bölgeleri tehdit eden sadece terör örgütleri değil, onları besleyen başımıza musallat eden bu devletlerdir.
Türkiye’nin egemenliğini, toprak bütünlüğünü korumak adına yıllardır mücadele edilmiştir ve edilmeye devam edilmektedir. Ancak sınır ötesi operasyonlarının gerekliliği konusunda ilk adımları atan hükümetimiz, Sayın Recep Tayyip Erdoğan Liderliğinde bunu gerçekleştirdi ve asıl düşmanın kimler olduğunu herkese gösterdi.
Karşımızda kim olursa olsun Türkiye’nin topraklarına göz koyan, risk teşkil eden ve destek veren PKK/YPG’ye, diğer terör örgütleri ile uzantılarına ve destekleyen herkese karşı tavrımız bellidir.
Bu tehdit var olduğu sürece karşımızda PKK/YPG’nin hamiliğini yapan küresel güçlerde olsa geri adım atmadan mücadele etmeye, karşı koymaya devam edeceğiz.
Bizler, kendinden on kat daha büyük, güçlü bir düşman ordusunu mağlubiyete uğratmak gibi şanlı bir geçmişe ve cedde sahip milletiz. Hem Batıda hem Doğuda, hem de Güneydeki fetihlerimiz ile güneşin hiçbir zaman batmadığı Cihan İmparatorluğunu kurmuş bir devletiz.
Şimdi de Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bu asli görevi üstleniyor. Asil milletimizin sevgi ve güveninden aldığı güçle, güçlü askerî donanmalarımız, her zaman ve her yerde, hem karada, hem havada, hem deniz de, hem de siber savunma, güvenlik teknolojisi ile milletinin emrinde ve daima görevinin başında olacaktır.
Savunma sanayisinde yapılan yatırımlar, 2016 yılından bu yana sahada edinilen tecrübe ve başarılar ile gelişmeye devam edecektir.
Bu vesile ile halkımdan şunu istiyorum. Vatanını, bayrağını, askerini seven her bir vatandaşımız ellerinden gelen desteği askerimize versinler. Muhakkak Türk Silahlı Kuvvetlerimize, Mehmetçiklerimize dualarımızda yer verip, özellikle Peygamber Efendimizin zırh gibi koruyan Cevşen Duası’nı Mehmetçiklerimizin üzerinden eksik etmeyelim” ifadelerini kullandı.