AK Parti Amasya Milletvekili M. Levent Karahocagil, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında, “Seçim startını veren değerli Cumhurbaşkanım verdiği sözlerden zerre sapmayan, 2002'den beri verdiği tüm vaatleri harfiyen yerine getiren adam gibi adam olduğunu bu seçim tarihini açıklamada da ispat etmiştir” dedi.
Karahocagil, açıklamasında, “Milletin gücünden başka güç tanımayan, oturduğu koltuğun milletinden emanet alındığını her daim dile getiren Dünya Lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın saygıyla selamlıyorum.
“Recep Tayyip Erdoğan seçimi ertelemek istiyor.” diyen Kemal Kılıçdaroğlu'nu ve partisini nasıl 21 yılda 15 kez diz çöktürmüş, mağlup etmişse 14 Mayıs seçim tarihini belirlemede de sözünü ağzına tıkamıştır. Milletini en büyük güç olarak niteleyen, milletine gitmekten çekinir mi?
Yalandan, iftiradan, tezvirattan başka seçim argümanı olmayan, millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayına bu yüce millet gerekli dersi verecektir.
Seçimden seçime camiyi hatırlayan bu İslam karşıtlarına, bu Müslüman kandırıcılara inşallah 14 Mayıs'ta bu asil millet öyle bir şamar atacak ki sesi ABD'den, sesi AB'den, sesi Kandil’den gelecektir.
Değerli Basın Mensupları,
Asrın felaketinin yaşandığı, üzüntülerimizin tavan yaptığı bugünlerde daha önce açıklanan seçim startının resmileştirme günlerini yaşadık.
Rabbimden depremde kaybettiğimiz tüm canlara rahmet diliyorum. Yakınlarını kaybeden tüm canlara da sabırlar diliyorum. Yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum.
Nasıl bundan önce yaşanan tüm afetlerdeki yaraları zamanından önce sarma başarısını bu hükümet gösterdiyse, inşallah 100 milyar doları geçecek bu felaketin de yaralarını, acılarını yine bu hükümet, bu liderle aşacaktır inşallah.
Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır. Ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin sıradan değil, sıra dışı büyük bir ülke olduğunu da söyleyen AK Parti Amasya Milletvekili M. Levent Karahocagil açıklamasının devamında; “Türkiye sıradan değil, sıra dışı büyük bir ülkedir. Büyük ülkeler, büyük kişilere, büyük işlere, büyük projelere layıktır.
Kavramların içinin boşaltıldığı kutsal saydığımız tüm değerlerin eskitildiği, sözün anlamını yitirdiği, adaletsizliğin hüküm sürdüğü, demokrasiye değer verilmediği dönemlerden bugünlere geldik.
Türkiye yeni ve taze bir anlayışa, kararlı, önünü ve geleceğini görebilen bir harekete, onurlu bir mücadeleye, ayakları yere basan, başını dik tutan, yerli ancak çağdaş bilgilerle donanmış kadrolara, ufuk açıcı, gerçekçi program ve projelere kavuşturulmuştur.
Bütün bunlar, gerçekleştirilmiş, gelir dağılımın bozuklukları düzeltilmiş, yoksulluk ortadan kaldırılmış, küskünlükler giderilmiş, birleştirici, toplumsal barışı temin edici, kurumlarla yurttaşlar arasında güven sağlayıcı, yeni ve dinamik bir siyaset anlayışı gerçekleşmiştir.
Partimiz, Türkiye Cumhuriyeti'nin birlik ve bütünlüğünün, demokratik, sosyal hukuk devletinin, sivilleşmenin, demokratikleşmenin, inanç özgürlüğünün ve fırsat eşitliğinin esas kabul edildiği bir zemin olmuştur.
AK Parti'nin mücadele alanı içine giren, yozlaşma, yolsuzluk, usulsüzlük, çıkarcılık, iltimas, hukuk önünde eşitsizlik, ırkçılık ve partizanlık başta gelen unsurlardır.
“Herkes özgür olmadıkça kimse özgür değildir.” özdeyişi ile, zorlaştıran değil, kolaylaştıran, iten değil kucaklayan, bölen değil-birleştiren olduk.
Değerli Basın Mensupları,
AK Parti hükümeti olarak ilk iktidara geldiğimiz günden itibaren onca krize, ülkemizin başına gelen onca hadiseye rağmen asla hedeflerimizden vazgeçmedik.
Milletimize ne söz verdiysek hemen hemen hepsini yerine getirdik. Yolumuzdan, hedeflerimizden asla sapmadık, geri adım atmadık.
Hatta birileri gibi amacına ulaşmak için “her yol mubahtır.” düşüncesiyle kendini küçülten, partimizde görev aldığı süreç içerisinde partimizin misyon ve vizyonundan hiçbir şekilde feyiz almayan, batının aferin demesiyle övünecek kadar alçalanlar, yani basit ve küçük insanlar AK Partiye ve Liderine ihanet ederek gittiler.
Bizler AK Partili olarak, Türk milletinin onurunun, şerefinin, haysiyetinin ayaklar altına alınmasına müsaade etmedik.
Önümüze çıkartılan engellere, kurulan tuzaklara, maruz kaldığımız saldırılara rağmen Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle takılıp düşmedik, dimdik bir şekilde yolumuza devam ederek bu günlere geldik.
Muhalefetin şunları bilmesini isterim.
2000’li yıllara kadar yazdığınız senaryolar, kurduğunuz tezgâhlar, ektiğiniz fitne tohumları ve iftiralar bu saatten sonra ne bu ülkeye, ne bu millete ne de hükümetimize işlemez. Artık eski Türkiye yok karşınızda! Yeni Türkiye var…,Türkiye Yüzyılı var.
Tecrübesi ve öngörüsü ile stratejik adımlarını planlayan, güçlü, kararlı, ne yaptığını bilen, hızlı düşünüp, hızlı kararlar alıp hemen uygulamaya geçen bir ülke var artık.
20 yılda, büyük ve güçlü bir Türkiye'yi kurduk. 20 yıldır yapılan yatırımlar ortada. Bu halk, 20 yıldır hizmetlerine sunulan eserleri , projeleri, yatırımları görüyor, notunu veriyor.
Muhalefetin başı, Sayın Kılıçdaroğlu SSK’nın Genel Müdürü iken sunduğu rezalet hizmeti milletimiz hatırlar.
Bunlarda liyakatin, zerresi olmaz, bunlarda halka faydalı hizmetin gramını bulamazsınız,
Bunlar, yalanın, iftiranın, dezenformasyonun alasını yaparlar, seni de suçlu çıkarırlar.
Bunlar manipülasyonun en yenisini en son modelini yaparlar, seni de günahkâr çıkarırlar.
Bunlardan, röportaj veren bir amcanın dediği gibi, davar çobanı olmaz, bunlara 10 kaz versen, akşam geriye tam getiremezler, bir de devleti, kurumları istiyor, bakanlıkları bölüşüyorlar.
SSK’yı yönetememişe, ülke emanet edilir mi CHP’nin başına geçti geçeli Recep Tayyip Erdoğan karşısında 10 seçim kaybetti. Ama koltuğa öyle bir yapışmış ki CHP’de öyle bir delege hazırlamış kimse koltuğundan kaldıramıyor. İnşallah sloganını belirlediği gibi, kimsenin koltuktan kıpırdatamadığı Sayın Kılıçdaroğlu’nun siyasi hayatına da Reis son verecek, “Bay Bay Kemal” diyecek.
AK Parti hükümeti, son 20 yılda ülkemizin kalkınması, bölgesinde güçlü bir konuma erişmesi, yerli ve milli icraatları ile küresel arenada dikkat çeken bir konuma erişmesi öylesine hızlı oldu ki, muhalefet bile bunun gerisinde kaldı.
Bunların seçmenlerinden özür dileyerek şunu ifade etmek isterim.
Amerika’yı yeniden keşfetmek için yola çıkmışlar üzgünüm.
Ortak politikalar diye vaat ettiklerinin çoğunu fazlasıyla yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz.
Bizler, liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde Cumhuriyetimizin ikinci asrı için eser, hizmet yarışımızı sürdürüp çalışmaya, üretmeye, halkımız ile bir arada olmaya, açılıştan açılışa gitmeye devam edeceğiz.
Bizler, Cumhur İttifakı olarak, ezelden gelen, ebede gidecek olan hak davanın hizmetkarlarıyız.
Bu millete, bu devlete, tuzak kuranlar nasıl ki hep hezimete uğradıysalar, yine farklı olmayacak. Allah’ın hesabı galip gelecektir. Bizim, vizyonumuzda, bizim misyonumuzda, Tek Devlet, Tek Vatan, Tek Millet, Tek Bayraktır.
Küresel güçler, içerdeki şer ittifakları, ne yaparsa yapsınlar başaramayacaklar. Çünkü, Türkiye devleti ile milleti ile doğru yoldadır. Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerinden, birbirine benzemezlerin kurduğu intikam cephesi, şunu unutmayın;
Dün, Abdülhamit gitsin de yerine kim gelirse gelsin diyenler, bugün de Erdoğan gitsin de yerine kim gelirse gelsin sorumsuzluğu içinde hareket ediyorlar.
Dün Abdülhamit’i yediniz, koca imparatorluk elden gitti.
14 Mayıs’ta Reisi size yedirmeyeceğiz. Biz yedirmeyeceğiz, millet yedirmeyecek, Türk gençliği yedirmeyecektir” ifadelerini kullandı.
