AK Parti Amasya Milletvekili M. Levent Karahocagil yaptığı basın toplantısında muhalefet partilerini eleştirerek, “Ülke menfaati uğruna, Devletimizin bekası uğruna, milletimizin selameti uğruna, iktidar ile bir türlü bir olmayı, beraber olmayı beceremeyen ve istemeyen muhalefet…
FETÖ'cü darbede yanımızda olmadılar,
Pandemi döneminde yanımızda olmadılar,
Orman yangınlarında da yanımızda olmadıkları gibi Sayın Kılıçdaroğlu tepesinden helikopter geçerken “Ben helikopter görmedim. Hani nerede?” diye konuştu.
Kızılay çadırının önünde oturdu “Kızılay çadırı görmedim.” de dedi
Yüzyılın felaketinde de devletle beraber olmadılar.
Hepsi neyse de, ülkemizi bölmek isteyen, binlerce polisimizin, binlerce askerimizin, binlerce Kürt kardeşimizin şehit olmasına sebep olan bu hain PKK'nın desteklediği HDP ile beraber olmayı, yan yana, kucak kucağa, yanak yanığa, dirsek dirseğe gelmeyi kabul ediyorlar… Ne yazık ki.
Ama bu ülkeyi 20 yıl önce yerlerde sürünürken, Avrupa devletlerine, IMF'ye el açıp, dilenirlerken alıp dünyanın en büyük ülkeleri arasına sokan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında olmaktan, onun yaptığı güzelliklere “doğru” demekten hep kaçındılar” dedi.
Amasya Milletvekili M. Levent Karahocagil TBMM’de düzenlediği basın toplantısında şu ifadelere yer verdi:
Şimdi, 14 Mayıs’ta CHP'ye ve Cumhurbaşkanımıza oy verecek vatansever kardeşlerime, gençlere seslenmek istiyorum.
CHP'yi anlamak istiyorsanız, Millet İttifakını anlamak istiyorsanız, cennet mekân Sultan Abdülhamit Han'ı iyi anlamanız gerekiyor.
“Tarih tekerrürden ibarettir.” Sen tarihi iyi bilirsen, tarihten ibret alırsan elbette tarih tekerrür etmeyecektir.
Sultan Abdülhamit, bu ülkeye, bu millete hangi kötülüğü yaptı ki, hal edildi, hangi hainliği, hangi yanlışlığı yaptı ki tahtan indirildi.
Sultan Abdülhamit dönemini iyi araştırırsak yıkılmak üzere olan bir imparatorluğun başına geçerek 33 yıl dünyanın en büyük ve en güçlü ülkeleri arasında, ülkeyi dipdiri ayakta tuttuğunu görürüz.
Avrupa, Sultan Abdülhamit'i yıkmadan, Osmanlı'yı yıkamayacağını bildiği için önce tüm gücünü onu yıkmaya verdi.
Akla hayale gelmeyecek yalan, iftira ile 25 Nisan 1909'da, Gürcü Arif Hikmet Paşa, Selanik Mebusu Musevi Emanuel Karasu, Draç Mebusu Arnavut Esat Toptani Paşa tarafından, hal edildiği tebliğ edildi.
Sultan tahttan indiğinde 7 milyon kilometrekare olan Osmanlı toprakları 9 yıl sonra 1 milyon kilometre karenin altına düştü.
Yapanlar kimdi? Dinlisi, dinsizi, komünisti, vatan haini, ırkçısı, kavmiyetçisi, kinlisi, mevki makam hastaları bir araya gelmişlerdi…
Aynen bugün gibi.
Tek birleştikleri nokta Recep Tayyip Erdoğan'ı indirmek. Tek projeleri “parlamenter sistemi” tekrar geri getirmek.
Sayın Erdoğan ne yaptı, sıfırdan devraldığı ülkeyi, dünyanın en büyük ekonomileri, en güçlü ülkeleri arasına soktu.
Ülkeyi devralmadan önce 80 yılda yapılanları misli misliyle yaptı, eski hükümetlerin güçleri yetmeyip yapamadıklarını da AK Parti hükümeti yaptı, hem de sayılamayacak kadar çok eser, hizmet, proje ile ülkemizi gergef gergef işledi.
Şimdi biraz da milleti aldatma adına, kandırabilme amacıyla “tavşana bak tavşana” der gibi ucube bir sistem olan koalisyonlarla yılların heba edildiği parlamenter sistemi ile ilgili örnek vereceğim.
Değerli Basın Mensupları,
Parlamenter sistem ile yönetildiğimiz yıllar hükümet krizlerinin, kavgalarının hâkim olduğu siyasi istikrarsızlık, ekonomik krizlerin, ekonomik bunalımların egemen olduğu yıllardı.
Bugün nasıl 7 benzemezi bir arada tutabilmek için cumhurbaşkanlığı yardımcılıkları, bakanlıklar, bakan yardımcılığı gibi mevki-makam dağıtarak seçimi alabilmenin hesapları yapılıyorsa, aynı sol kafa o dönemde yine bakanlık dağıtarak hükümet kurabilme hesaplarını gerçekleştirmişti.
Şimdi biraz geriye gidelim.
Yıl 1973, Milletvekilliği seçimlerinin galibi Rahmetli Bülent Ecevit ve CHP birinci parti olarak hükümeti kurma görevini Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk, Ecevit’e verir. Ecevit hükümeti kuramaz çünkü güven oylamasında oyları yetersiz kalır.
Görev 2. parti rahmetli Süleyman Demirel'e verilir. Rahmetli Demirel’de kuramaz. 100 gün boyunca Türkiye’de hükümet kurulamaz.
1974 yılında CHP, MSP ile koalisyon hükümetini kurar, ancak sadece 10 ay sürer.
Partiler hükümeti kuramayınca Sadi Irmak başbakan olarak atanır ve meclisten güven oyu almadan ülkeyi 5 ay yönetir.
1975 yılında Rahmetli Demirel Milliyetçi Cephe hükümetini kurar. Adalet Partisi, Milli Selamet Partisi, Cumhuriyetçi Güven Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin iştirakiyle kurulan 1. MC hükümeti 2 yıl iktidarda kalır, 21 Haziran 1977 yılında görev biter.
1977 seçimlerinde Rahmetli Ecevit %41 oy ile yine birinci Parti olur ve hükümeti kurma görevi Ecevit'e verilir. Fakat azınlık hükümeti kurar, meclisten güven oyu alamaz, 21 Temmuz'da istifa eder.
21 Temmuz 1977 yılında 2. MC hükümeti kurulur, fakat 6 ay sonra CHP tarafından hükümet düşürülür.
Tam küresel güçlerin istediği sistem, Türkiye'de istikrar olmasın, Türkler uyanmasın, güçlerini bilmesinler, hep emperyalistlere, Avrupa devletlerine muhtaç bir şekilde koalisyonlar ile ülke ve Türk milleti cebelleşsin dursun.
Rahmetli Ecevit’in güven oyu alabilmesi için 13 vekile ihtiyacı vardı ve kendilerine oy veren insanları satacak 13 milletvekilini AP'den bulur, Güneş Motel'de hepsine bakanlık sözü vererek satın alır.
Aynen bugün 7 Cumhurbaşkanı yardımcılığı verilmesi gibi.
Halkımız bu zihniyeti iyice tanısın. Koltuktan, mevki ve makamdan güç alanlar, mesele ülke de olsa, milletin geleceği de olsa zerre çekinmeden kendini satabiliyor, aynen cennet mekân Sultan Abdülhamit'e yapıldığı gibi.
Bu millet inşallah 14 Mayıs'ta, Sultan Abdülhamit'ten aldığı ibretle, tarihi tekerrür ettirmeyecektir.
Adnan Menderes ve iki arkadaşının asılmasına vesile olan bu CHP zihniyetini bu ülkenin başına getirmeyecektir, diyor saygılar sunuyorum.