reklam
reklam
38,2552 %0.34
43,8333 %0.15
4.076,87 % 0,33
85.267,53 %0.988
AMASYA
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
Amasya
Parçalı bulutlu
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi SİYASET KURT: KEŞKE DEPREM VERGİLERİNİN NEREDE OLDUĞUNU SORSAYDINIZ!

KURT: KEŞKE DEPREM VERGİLERİNİN NEREDE OLDUĞUNU SORSAYDINIZ!

Gelecek Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt, deprem bölgesinde koordinatör olarak görev yapan Şırnak Valisi Osman Bilgin’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla ilgili açıklamada bulundu.

Gelecek Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt yaptığı açıklamada Şırnak Valisi Osman Bilgin’i gönülden desteklediğini söyleyerek, “Deprem bölgesine hükümet tarafından kendine yakın olan valilerden, bölgede hükümetin yer ile yeksan olmuş itibarını ve imajını tazelemek ve olumsuz yaklaşımları bertaraf etmek için görevlendirilen koordinatör valilerden , Şırnak il valisi sayın Osman Bilgin bir sosyal medya paylaşımında şu beklendik açıklamada bulundu; ''Ben buradan bir çağrıda bulunmak istiyorum. T.C vatandaşlarımız ve halkımıza şunu söylüyorum. Yaşadığımız felaket normal bir felaket değil. Vatandaşlarımız mallarının yüzde onunu, on liraları varsa bir lirasını bu sürece gönüllü bağışlamalarını istiyorum. On liramız beş lira olmasın, yirmi lira olsun. Bu süreci beraber ayağa kaldıralım. Memurlarımız bir maaşlarını, işçilerimiz bir maaşlarını almasın, ne'olcak, yani aç kalmayız.''

Sayın valim! Size gönülden katılıyorum, destekliyor ve oldukça samimi, halk diline yakın, halkın içinden biri tarzı konuşma olarak değerlendiriyorum. Ancak, keşke devletin valisi olarak, yirmi üç yıldır vatandaşlarınızdan kesilen deprem vergilerinin nerede olduğunu sorsaydınız önce. En son yaşanan Elazığ depreminde toplanan yardımların nerede olduğunu, on beş Temmuz mağduru gazi ve şehitlere toplanan yardımların nerede olduğunu sorsaydınız. Kızılay üzerinden ABD' aktarılan sekiz milyon doları sorsaydınız ya da yüz yirmi sekiz milyar doların nerede olduğunu. Ya da deprem sigortası payının akıbetini.. Hayır siz sorarsanız geri bildirim ya da geri besleme olur ama, biz sorarsak hain oluyoruz, o yüzden hani. Ya da beş maaş, on maaş alanlardan başlasanız, müşteri garantili, hasta garantili, geçiş garantili imtiyaz sahiplerinden bir yıllık gelirlerini bağışlamalarını isteseniz. Vergi muafiyetini, yatırım teşvikini ne bileyim? Ya da tıbbi sekreter adı altında bilgi işlem olarak gençlik kollarından alınan ve kadroları verilenlerden başlasaydınız bağış isteğine. Hatta sizin çok aşina olduğunuz, emrinizde çalışan yardımlaşma ve dayanışma vakfı ve onun bağlı olduğu vakıflar genel müdürlüğünce bölgenizde nakdi yardım yapılan, kimler olduğunu bilmediğiniz insanlara yapılan yardımlardan başlasaydınız keşke” dedi.

Başkan Kurt, yaptığı basın açıklamasının devamında; “Sizin de buyurduğunuz gibi bu felaket normal bir felaket değil. Bu yüzden devletin çarçur edilen kaynaklarından, belediyeler marifeti ile semirtilen vakıf ve derneklerden başlasaydınız. Cemaat ve kanaat önderlerinin nereden bulduklarının sorgulanmadığı mal varlıklarından başlasaydınız. 'Çat diye beş yüz bin lira ben de bağışlarım' diyen imamlardan başlasanız. Kur garantili mevduatlardan, onun ticari sır olduğu gerekçesi ile gizli tutulan sahiplerinden başlasaydınız, yoksa vallahi biz hazırız sayın valim! Bölgede de gördünüz, necip milletimiz tüm imkan ve kabiliyeti ile orada ve olmaya da devam edecek, hiç şüpheniz ve şekkiniz olmasın! Ben size teşkilatlarımız adına söz veriyorum, biz varız. Ama, bu en kolayı olur, bu kolaycılık olur. Zoru ne biliyor musunuz? İtibardan tasarruf edebilme erdemidir. Lükse, şatafata ve alay-ı valaya son verilmese de ara verebilme samimiyetidir. Bunlar olsun biz varız, oluyoruz ve olacağız da” ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *