reklam
reklam
38,2552 %0.34
43,8333 %0.15
4.076,87 % 0,33
85.267,53 %0.988
AMASYA
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
Amasya
Parçalı bulutlu
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi SAĞLIK MİGRENLE KARIŞTIRILAN GLOKOM GÖZ SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR

MİGRENLE KARIŞTIRILAN GLOKOM GÖZ SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR

Sinsi bir hastalık olarak bilinen glokom, erken teşhis edilmediğinde görmeyi tehdit ediyor. Bazı türleri migrenle karıştırılabilen glokom için sık sık baş ve göz ağrısı yaşayanların rutin göz muayenelerini aksatmamaları gerekiyor. Memorial Şişli Hastanesi Göz Merkezi’nden Op. Dr. Belma Karini, “12 Mart Dünya Glokom Günü öncesinde glokom yani göz tansiyonu hakkında bilgi verdi.

Glokom halk arasında “göz tansiyonu” olarak da bilinir. Günümüzde glokom denilince; görme siniri üzerinde tahribat yaparak ilk dönemlerde hastanın çevre görmesini bozan, son dönemlerinde ise körlüğe yol açabilen bir görme siniri hastalığı anlaşılır.  Glokomun 40 yaşının üzerinde görülme olasılığı yüzde 2’dir. Dünyada 70 milyon insanda glokom vardır ve maalesef 6,5 milyon insan görmesini kaybetmiştir. Bu sayı toplam körlüklerin yüzde 13.5’ini oluşturur.

GÖZ İÇİ BASINCI KİŞİYE ÖZELDİR

“Normal göz içi basıncı” kişiye özel bir değerdir. Yani “normal göz içi basıncı” optik sinir üzerinde harabiyete ve görme alanlarında kayba yol açmayacak bir basınç seviyesi demektir. Bu seviye bireyler arasında farklılık gösterebilir. Ancak 10-21 mm hg arasındaki olan değerler genellikle normal olarak kabul edilir. Göz tansiyonun yükselmiş olması göz içinde üretilen göz sıvısının miktarı göz dışına sıvı çıkış miktarına göre daha fazla olup gözün içinde birikmesi halidir. Glokom ise bir görme siniri hastalığıdır. Göz tansiyonun yüksek olması glokom olma olasılığını yükseltir ama nedeni değildir.

YAKIN AKRABALARDA GLOKOM VARSA DİKKAT!

Göze ait risk faktörlerin arasında ince kornea kalınlığı, yüksek miyopi ve hipermetropi yer almaktadır. Sistemik risk faktörlerin arasında ileri yaş, genetik faktörler: özellikle anne, baba, kardeş gibi birinci dereceden yakın akrabaların glokomlu olması bu riski arttırır. Irk faktörü. Cinsiyet, diyabet, sistemik hipertansiyon, aterosklerotik ve iskemik vasküler hastalıklar, otoimmün hastalıklar, tiroid bezi hastalıkları glokom oluşumunda rol oynayan diğer risk faktörlerin arasında yer almaktadır. Aynı zamanda kontrolsüz ve uzun süre kullanılan kortizon ilaçları göz tansiyonunda artışa neden olabilir.

BAZI TÜRLERİNDE BELİRTİLER MİGREN İŞARETLERİ İLE BENZEŞİYOR

Özellikle primer açık açılı glokom tipinde erken dönemde hastanın her hangi bir şikayeti olmamaktadır. Fakat dikkatli bir muayene ve ileri tetkik yapıldığında görme sinirin zedelenmesi erkenden tespit edilebilir. İleri dönemde ise görmede bulanıklık, görme alanında daralma, yakın görmede zorlanma, karanlık adaptasyonu bozuklukları gibi yakınmalar olabilir. Akut kapalı açılı glokom tipinde ise ani basınç artışı ile şiddetli göz ve baş ağrısı, göz çevresinde ışıklı halkalar görme, göz kapağında şişlik, görmede azalma, bazen mide bulantısı ve kusma eşlik edebilir. Bu tablonun sıklıkla migren ile karışabileceği akılda tutulmalıdır. Sık sık baş ve göz ağrısı şikayeti olan hastalarda göz muayenesi ihmal edilmemelidir.

KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ ÇOK ÖNEMLİ

Glokom tedavisindeki temel prensip, görme sinirinin ve bu sinirin fonksiyonları olan periferik görmenin ve görme keskinliğinin korunabilmesidir. Bu amaçla uzun zamandır glokom tedavisinde tıbbi, cerrahi ve lazer tedavi seçenekleri uygulanmaktadır. Fakat herkes için geçerli olan bir tedavi modeli yoktur. Hastanın glokom tipi, tansiyon yükseklik derecesi, görme siniri ve retinanın durumu, yaşı, diğer hastalıkların olup olmadığı, evde yalnız yaşayıp yaşamadığı gibi birçok değişken tedavi planını etkiler.

LAZERLE GLOKOM TEDAVİSİ

Lazer  yöntemi glokomda göz içi basıncını düşürmek adına tedavi amaçlı olarak ya da koruma amacıyla uygulanır. Tedavi amaçlı yapılan lazerlerde açık açılı glokom için uygulanan selektif lazer trabeküloplasti yer almaktadır. Amaç göz sıvısının dışa akımını arttırmaktır. Akut açı kapanması glokom krizine girmiş hastalarda ise kriz kontrol altına alındıktan sonra periferik lazer iridotomi uygulamaktayız. Bu tedavi kriz geçirmeye müsait gözlerde de koruyucu amaçla yapılır. Bir lazer yöntemi daha transskleral diyot lazer siklofotokoagülasyon yöntemidir. Göz içi sıvı üretimini azaltmak amacıyla uygulanır. Son yıllarda sub-cyclo modunda eşik altı enerji kullanarak ve micropulse   probları kullanarak diyot lazer uygulamaktayız. Daha güvenilir , tekrarlanabilir ve etkinliği oldukça yüksek olan bir lazer yöntemidir.

ALTIN STANDART TRABEKÜLEKTOMİ

Glokomun cerrahi tedavisi, göz içi basıncını gün içinde aşırı oynamalardan uzak tutacak şekilde; göz içi sıvısının dışa çıkışına imkan veren yeni bir kanal açılmasına yöneliktir.  Glokom için günümüzde hala en sık ve altın standart olarak uygulanan tedavi yöntemi "trabekülektomi"dir. Bu yöntemde göz içi sıvısını göz küresinin dışına taşıyacak özel imal edilmiş tüpler (seton implantlar) göz içine yerleştirilebilir. Son yıllarda minimal invaziv ya da mikroinvaz glokom cerrahisi ( MİGC ) olarak nitelendirilen cerrahilere ilgi artmıştır. Bu cerrahilerin en popüler tarafı bir sonraki aşamada gerekebilecek glokom cerrahisi şansını etkilememesidir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *