reklam
reklam
38,2552 %0.34
43,8333 %0.15
4.076,87 % 0,33
85.288,35 %0.91
AMASYA
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Amasya
Parçalı bulutlu
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi SAĞLIK HASTALIK GELMEDEN ÖNCE ÖNLEM ALINMALI

HASTALIK GELMEDEN ÖNCE ÖNLEM ALINMALI

Beslenme ve diyet Uzmanı İsmail Kocakaya; “Hastalık gelmeden önleyici bir şekilde beslenmek ve hastalık süresinde tedavi edici olarak beslenmeyi kullanmak gerekir” uyarında bulundu.

İnsan sağlığı sadece hastalıkların ve rahatsızlıkların olmayışı değil, kişinin ruhen,bedenen ve sosyal yönden bütünsel olarak iyi olma hali olarak tanımlanır diyen Beslenme ve diyet Uzmanı İsmail Kocakaya konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada; “Sağlıksız beslenme ve obezite doğrudan ve dolaylı yoldan tetiklediği hastalıklar neticesinde incelendiğinde dünyadaki ölüm sebeplerinin en başında yer almaktadır. Sağlıklı beslenmek ve kaliteli yaşam tarzı bireyin ve toplumun sağlıklı olması konusunda önemli bir noktadır
İlaç endüstrisi bireyi bir hasta olduğu kadar bir müşteri olarak görmektedir.Beslenme tedavisi ile hastalıklar önlenebilir ve hastalık durumunda birincil tedavi olabilir, rahatsızlıklarda ilk akla gelen öncelik ilaç olmamalıdır.Kişiler bütünsel ruh , beden , sosyal sağlığı sürekli Ülkemizde biliyoruz ki dünyada aşırı kilo ve obezite de en üst sıralarda Türkiye de nüfusun%66 su aşırı kilo ve %32 obezite oranı ile avrupa’da birinci sıradayız. Bu da bütün Türkiye toplumunu sağlık ve ekonomik yönden ilgilendiren önemli bir konudur"  dedi
Nedir bu metebolik sendrom ,insanlara ne yapıyor ?
Diyetisyen Kocakaya; "Görüyoruz ki Türkiye’deki hastalıkların ve ölümlerin büyük çoğunluğu doğrudan veya dolaylı yoldan kalp ve damar hastalıkları, yüksek kolestrol, bozuk tansiyon,tip 2 diyabet, polikistik over , kanser ,karaciğer hastalıkları ve yağlanması gibi uzayan metebolik sendrom hastalıklardır. Sözün özü şeker hastası olduğumuzda , kalp hastası olduğumuzda veya kanser veya bu tip metebolik sendroma bağlı hastalıklar başımıza geldiğinde genetiğimize veya şansımıza kızmadan önce hayatımızda nasıl beslendik ,nasıl yaşadık, bedenimize nasıl davrandık onu düşünmek gerekir.
Dünyada da ölümlerin büyük çoğunluğu doğrudan ve dolaylı yoldan bu tip metebolik sendrom hastalıklarına bağlıdır.  Türkiye’de dünya da metebolik sendroma bağlı hastalı ve ölümlerde en üst sıralarda yer alıyor maalesef. Türkiye’de koruyucu hekimliğin diyetisyenliğin , değer görmemesine bağlıyorum en çokta bu durumu . Türk halkının sağlıklı bir bedene , güçlü bir bağışıklığa ,sağlam bir akla sahip olması içi toplumun ve devletin diyetisyenlere çok daha fazla yer vermesi gerektiğini düşünüyorum. Bunun başarılı olması için beslenme eğitiminin bebek daha doğmadan ebeveynlerine verilen eğitimle çocuğun ailesi tarafından aktarılan eğitim temeliyle başlamaktadır. İkinci kademe eğitim ise ilk öğretimden itibaren haftada en az bir derste olsa tüm öğrencilere bir diyetisyen tarafından beslenme eğimi ve sağlıklı ve kaliteli yaşama dersi müfredat da verilmelidir . Sağlıksız ve işlenmiş gıda tüketen çocuklarda algı ve öğrenme kalitesinin düştüğü hatta depresyon kaygı gibi sorunların artığı ispatlatmıştır. Yetişkin bireylere düzenli seminer ve konferanslarla ,broşürlerle , yazılı ve görsel medya ile sağlıklı beslenme ve sağlıklı yaşam tarzı eğitimi verilmelidir.Şuan ki yetişkin tüm toplumunu ve geleceğimizin mimarı çocuklarımızı bu konularda teorik ve pratik olarak donatmamız gerektir.Türk halkının sağlıklı bir bedene ve ruha ve zinde bir akla sahip olması birilerinin işine gelmiyor. Bundan yüz yıl evvel Mustafa Kemal ATATÜRK “Kendi devriminin ve devrimciliğinin çeşitli yaşamsal görevler verdiği Türk vatandaşının sağlığı ve sağlamlığı,her zaman üzerinde dikkatle durulacak ulusal bir sorunumuzdur “ diyor . Bilinçli ve sağlıklı bir toplum olursak bizim üzerimizden milyarlarca dolar para kazanan ilaç ve sağlık endüstrisi toplumu hasta eden bir çok zehri yiyeceklerin içinde sunan gıda endüstrisi ellerini ülkemizin üzerinden mecburen elini çekmek veya kendini revize etmek zorunda kalacak.Sağlıklı ve kaliteli gıdaya ulaşabilecek en iyi coğrafi konumda olan ülkelerden biriyiz.Her insan gibi Türk Miletinin de sağlıklı ve yeterli beslenmesi , kaliteli ve refah içinde yaşaması ,sosyal ortam ve aile ortamına ayıracağı yeterli zaman ve imkana sahip olması en doğal hakkıdır. Sağlıklı beslenmek vatandaşların ekonomisi kadar bilinç ve eğitim gerektirir..Bu iki şartta sağlanmalıdır.Sadece ekonomik kısmı sağlayan Amerika da kişi başı ortalama 70 bin dolar milli gelirle ve temiz ve sağlıklı gıdaya rahat ulaşabilecek bir konumda olmasına rağmen sağlıksız beslenme ve sağlıksız yaşam tarzıyla obezite ve fazla kilo da dünyada en üst sıralarda ve bunlara bağlı ölümlerde de üst sıralardadır. Bu durumun en önemli nedeni sağlıksız fastfood gıda tüketimi , sağlıksız hareketsiz yaşam tarzı işlenmiş, paketlenmiş gıdaların Amerikan toplumunda yaygın olarak tüketimidir. Dünya’da sağlıklı ve kaliteli yaşayan ülkeleri örnek alabilir hatta ileride öncü ve önek gösterilen bir konuma gelebiliriz.En kıymetlimiz olan sağlığımızı kaybetmeden pişman olmadan önce küçük pratik değişikliklerle ve anlamlı uygulamalarla hem sağlımızı koruyabilir hem de güçlendirebiliriz” diyerek sözlerini noktaladı. /Meryem Altunay

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *