reklam
reklam
38,2552 %0.34
43,8333 %0.15
4.076,87 % 0,33
85.267,53 %0.988
AMASYA
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
Amasya
Parçalı bulutlu
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi SAĞLIK DR. KOÇ, “HİPERTANSİYON GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR”

DR. KOÇ, “HİPERTANSİYON GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR”

Amasya İl Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç “Dünyada baş gösteren pandemi ve strese ile sağlıksız beslenme, hareketsizlik, fazla kilolar, sigara ve aşırı tuz tüketimi başta olmak üzere birçok etken yüksek tansiyon hastalarının sayısının hızla artmasına neden oluyor” dedi.

Dr. Koç, hipertansiyonun dünyada bilimsel verilere göre inme hastalığının 3'te 2'sinden ve kalp ve damar tıkanıklıklarının yarısından sorumlu olduğunu kaydetti.

Günümüzde yapılan çalışmalara göre; hastaların sadece yüzde 70'inin hipertansiyonunun farkında olduğunu, çoğu kişinin de tansiyonu ölçerken dikkat edilmesi gereken kuralları bilmediğinden doğru sonuç alamadığını söyleyen Dr. Koç, oysa hastalığın farkında olmanın ve tedaviyi düzenli sürdürmenin hayati önem taşıdığının altını çiziyor.

Dr. Koç yüksek tansiyonu düşürmede etkili olan 3 yöntemi anlattı, 3-4 ilaca rağmen 'bana mısın' demeyen dirençli hipertansiyonda en yeni tedavi yöntemine yönelik bilgiler vererek, "Günümüzde yaşa bakmaksızın giderek yaygınlaşan ve sinsince ilerlediğinden yıllarca görünür bir şikayete yol açmayabilen hipertansiyon, buna karşın sağlığı ciddi ölçüde tehdit eden bir hastalık. Öyle ki yüksek tansiyon; kalp ve damar, beyin damarları, böbrek ve göz damarları başta olmak üzere birçok organın olumsuz etkilenmesine yol açarak inmeden kalp krizine dek çok ciddi ani komplikasyonlara neden olabiliyor" dedi.

Dr. Koç, şikâyeti olsun ya da olmasın kişilerin mutlaka düzenli ve doğru şekilde tansiyonlarını ölçmeleri gerektiğini belirterek, "Ne yazık ki birçok kişi tansiyonu ölçerken dikkat edilmesi gereken kuralları bilmediğinden doğru sonuç alamıyor. Tansiyon ölçülürken ilk ölçümü kesin almamak gerekir. Ardışık 4-5 gün istirahat halinde ve yatar değil mutlaka oturur pozisyonda olunmalıdır. Kol kalp hizasında ve hareket etmeden hatta konuşmadan ölçüm yapılmalıdır. 4-5 günlük tansiyonlarınızın ortalaması 135/85 mmHg veya daha yüksek ise tansiyon hastası olduğunuz ve yüksek olasılıkla bir tedavi almanız gerekiyor demektir."

SAĞLIKLI YAŞAM ALIŞKANLIĞI KAZANMAK ÇOK ÖNEMLİ!

Ülkemizde hipertansiyon hastalarının sayısının yaş ile birlikte hızla arttığını, özellikle 40'lı yaşlarda çok daha belirginleştiğini belirten Dr. Koç hastalığın kesin ve radikal bir tedavisi olmamakla birlikte, sağlıklı yaşam alışkanlığının büyük önem taşıdığını belirterek "Tedavide birinci basamak; yaşam şekli değişiklikleridir. Sağlıklı yaşam alışkanlığı ise; bitkisel besinlerin ağırlık kazandığı Akdeniz tipi beslenme, sigara ve alkolden uzak durma, kilo verme, düzenli egzersiz yapma, tuzu azaltma ve işlenmiş et ürünlerinden kaçınmayı içeriyor" dedi.

Tedavide ikinci basamağın ilaç uygulamaları olduğunu söyleyen Dr. Koç "Tansiyon için kullanılacak ilaçlar bir uzman tarafından, hastanın yaşına, tansiyon özelliklerine, kalp damar fonksiyonlarının durumuna, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarına ve diğer kan tablosu durumlarına göre ayarlanmalıdır. Her hasta için her ilaç asla uygun olmayabilir, o nedenle başkasının ilacı sizin için tam aksi tesir yapabilir. Ayrıca her ilacın dozu da her hasta için farklı olacaktır. Hasta ilaçlarını hekimin önerdiği şekilde düzenli kullanmalıdır."

HASTA AŞIRI İLAÇ YÜKÜNÜN YAN ETKİLERİNDEN DE KORUNUYOR

Son yıllarda tedavide üçüncü basamak olarak uygulanan ve dirençli hipertansiyonda başarılı sonuçlar alınmasını sağlayan Renal Denervasyon ile hastaların kullandıkları ilaç yükünün ve yan etkilerinin de azaltıldığını belirten Dr. Koç , "Yaklaşık bir saat süren işlem sırasında hasta hafif uyutulur. Anjiyo olur gibi kasık atar damarından kateter yardımıyla böbrek damarlarının içerisine girilerek, her iki böbrek damarının tansiyonu aşırı yükselten sempatik sinir ağı zayıflatılır. Ardından normal yatağına alınan hasta, ertesi sabah yapılan kontrol sonrası günlük yaşantısına dönmek üzere taburcu edilir. Renal Denervasyon tedavisinde amaç; hastaların kullandıkları ilaç yükünü büyük oranda azaltarak, hem tansiyonu düşürmek hem de bu aşırı ilaç yükü ve yan etkilerinden hastayı korumaktır." Şeklinde konuştu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *