Yazın atlanmaması gereken cilt bakımı adımlarından en önemlisi güneş koruyucu kullanmak. Güneşin faydaları saymakla bitmiyor ancak güneş yanıkları, deri kanseri oluşumu, ışığa bağlı alerjik hastalıklar ve ışığa bağlı cilt yaşlanması gibi risklerin de bulunduğunu unutmamak lazım.
Güneş ışığında UV-A ve UV-B adı verilen radyasyonlar bulunmaktadır. Bu nedenle güneş ışığına fazla maruz kalmak, ciltte istenmeyen sağlık sorunlarına neden olabilir. Amasya İl Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, güneşin cilde etkileri ve bu etkilerden korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi. Candan, “Güneş ışınlarının anlık etkileri olduğu gibi daha sonra ortaya çıkabilen uzun süreli etkileri de bulunmaktadır. Ortaya çıkan bu etkiler sonucunda cildin onarım kapasitesi gecikir, alerjiler de tetiklenebilir. Bu etkilere maruz kalmamak için her yaş grubunun güneşten korunması gerekmektedir” diye konuştu.
10.30-15.30 SAATLERİ ARASINDA GÜNEŞTEN KAÇININ
Koç, “UVB ışınlarının etkili olduğu 10:30 – 15:30 arasında korunmamız gerekmektedir. Aksi halde gerek cilt gerekse göz sağlığımız tehlikeye girer. Birinci ve ikinci derece güneş yanıkları ve hatta güneş çarpmaları bu saatler arasında olmaktadır. Güneşin zararlı etkilerinin en başında cilt kanseri gelmektedir. Deride kırışıklık, yaşlanma ve lekelenme ile güneş yanıklarını da eklersek korunmanın önemi kendiliğinden ortaya çıkar” dedi.
GÜNEŞTEN KORUNMA NASIL OLMALI
Sadece tatilde değil günlük yaşantımızda da güneşin zararlı etkilerinden korunmak gerektiğini belirten Koç, “Güneşe öğle saatlerinde 20 dakikadan fazla çıkılmamalı. Uygun giysi ve güneş gözlüğü kullanılmalı. Güneş koruyucuları özellikle çocuklar olmak üzere tüm yaş grubundan kişiler kullanmalıdır. Güneş koruyucular, UVA ve UVB gibi zararlı ultraviyole ışınlarının sebep olduğu radyasyonu soğuran ya da yansıtarak geri gönderen ürünler olarak tasarlanır ve bu ürünlerin cildi koruma düzeyini göstermek amacıyla SPF ölçü birimi kullanılır. Genelde 15 ile 50 birim arasında değerlendirilir. Değer ne kadar büyük olursa ürünün koruma etkisi de o kadar güçlü olur. Güneş kremlerinin önemli bir kısmının suya dayanıklılığından bahsedilse de denizden ya da havuzdan çıkıldığında duş alınıp yeniden güneş koruyucu kullanılması daha uygun olur. Güneşe uygun giysiler tercih edilmesi daha da önemlidir. Uygun ve geniş şapka giymek, ultraviyole özelliği bulunan güneş gözlükleri seçmek, uzun kollu ve açık renkli giysileri tercih etmek gerekir. Bilhassa güneş alerjisi olanlar, uzun kollu beyaz gömlek ile denize ve havuza girebilirler. İmkânı olanlar güneşe çıkmadan her sabah bir adet antihistaminik alabilirler” açıklamasında bulundu.
