reklam
reklam
38,1499 %0.05
43,7368 %-0.01
4.075,32 % -0,57
84.700,01 %1.763
AMASYA
00:00:00
Öğle vaktine kalan
Amasya
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

DİNİMİZ İSLAM ALLAH’IN SEÇKİN KULLARINA NASIL BİR CENNET HAYATI VAAT ETMEKTEDİR?

YAYINLAMA:

Cennet; ebedi saadet yurdunu ifade etmek üzere Kur'an-ı Kerim'de, muhtelif hadislerde ve diğer İslami eserlerde en çok kullanılan, içindeki bütün mekan ve imkanları kapsayacak şekilde muhtevası geniş olan bir terimdir. İslam literatüründe ebedi saadetle ilgili vaatler, özendirici anlatım ve tasvirler genellikle cennet ismi etrafında yoğunlaşmış, dil ve edebiyat alanında da daha çok bu kelimeye yer verilmiştir. Diğer isimler tekil olarak kullanıldığı halde cennetin çok sayıdaki ayette çoğul şekliyle de (cennat) yer alması, saadet yurdunun belli bir bölgesinin değil tamamının adı olduğunu gösterir. 

Bu hayatın konu ile ilgili nasların birleştiği ve önemle vurguladığı iki özelliği vardır: Arzulanan her şey, ebediyet. Bir ayet-i kerimede şöyle denilmektedir: “Gönüllerin özleyeceği, gözlerin hoşlanacağı her şey orada vardır. Ve siz orada ebediyen kalacaksınız” (Zuhruf: 71). 

Dünya hayatında duyu organlarıyla algılanamayan meleklerin insanlara hizmet ettiği, onları koruduğu, Allah yolunda yürüyenler için esenlik dilediği Kur’an’ın çeşitli beyanlarından anlaşılmaktadır. Ahiret aleminde melekler inançlı ve dürüst insanlara görünmeye başlayacaklar ve yeni hayata intibakları sırasında korku ve üzüntüye düşmemelerini telkin ederek onlara şöyle diyeceklerdir: “Biz dünya hayatında da ahirette de sizin dostlarınızız. Canlarınız ne isterse, gönlünüz ne dilerse burada sizin için hazırdır. Bütün bunlar, bağışlayıcı ve esirgeyici Allah’ın bir ikramıdır” (Fussılet: 30-32). 

Hz. Peygamber (sav) , çeşitli münasebetlerle cennetteki sınırsız imkan ve mutluluklardan söz ettiğinde yanında bulunanlar zaman zaman cennette at, deve vb. şeylerin de bulunup bulunmadığını sormuşlar, o da, “Allah sizi cennete koyarsa orada canınızın arzuladığı ve gözünüzün hoşlandığı her şeyi bulursunuz” şeklinde cevap vermiştir (Tirmizî, “Ṣıfatü’l-cenne”, 11; krş. İbn Kayyim el-Cevziyye, s. 366-369). 

Hz. Peygamber, cennet hayatının imkan ve nimetlerinin genel anlamda fevkalade olduğunu belirtmekle birlikte ayrıntılı tasvirlere girmemiştir. Mesela cennette pek üstün yetenek ve özelliklere sahip atların ve develerin bulunduğunu ifade eden rivayetler doğru kabul edilmemiştir. 

Cennet halkının arzu ettiği her şeyin gerçekleşeceği ilkesine karşı, “Başkalarına zarar verici, erdemsiz, çelişkili oluşu sebebiyle imkansız şeyler talep edilirse durum ne olacak?” şeklinde teorik olarak bir itiraz ileri sürülebilirse de cennete girecek insanlar fizyolojik ve psikolojik kusurlardan arınmış olacaklarından pratikte böyle bir talebin vuku bulmayacağı açıktır.

Kur'an-ı Kerim ve sahih hadislerde mevcut beyanlara dayanarak cennet nimetlerinin ana özelliklerini şu şekilde tespit etmek mümkündür: 

1. Sonsuz lüks ve konfor.

2. Sürekli barış ve huzur.

3. Cennet ehlinin hem bedeni hem ruhi bakımdan son derece güçlü ve yetenekli olmaları.

4. Manevi tatmin (rıza).

5. Allah’ı görmek, Onunla konuşmak.

6. Bütün bunları saran bir ebediyet.

Rabbim cümlemizin imanını kabul etsin. Amellerimizi makbul eylesin. Bizleri cennetiyle şereflendirsin.

En emin olan Rabbime emanet olun.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *