Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 99. Yıl dönümü etkinliklerinde günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Albay Serkan Atalay yaptı.
Albay Serkan Atalay yaptığı konuşmada, “Bugün burada Türk Silahlı Kuvvetlerinin ebedi Başkomutanı ve büyük devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının, halkından aldığı güç ve milli irade ile Türk tarihine altın harflerle yazmış olduğu 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 99’ncu yıldönümünün hakkımız olan gururunu yaşıyoruz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk 99 yıl önce, Büyük zaferden hemen sonra Türk halkına şu mesajı iletmiştir:
‘Büyük ve asil Türk milleti; Batı cephesinde 26 Ağustos’tan beri başlayan taarruz harekatımız büyük bir meydan muharebesi halinde beş gün, beş gece devam etti. Türk ordularının üstün kahramanlığı ve Allah’ın yardımıyla zafer gerçekleşti.
Zalim ve mağdur düşman ordusunun temel varlığı akıllara dehşet verecek bir kesinlikle yok edildi. En büyük komutanından en genç erine kadar ordularımıza hakim olan fikir, milletin gösterdiği vazife uğrunda şehit olmaktır. Bunu, muharebe meydanlarında yakından görerek büyük milletimize haber veriyorum.
Milletimizin geleceği emindir, zaferi ordularımızın kazanması kesindir” dedi.
30 Ağustos Zaferi’nin askeri, siyasi ve hukuki sonuçları ile Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza dek yaşayacağının ilan edildiği gün olduğunu söyleyen Albay Serkan Atalay, “30 Ağustos zaferi, askeri, siyasi ve hukuki sonuçları ile Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza dek yaşayacağının dünyaya ilan olmuştur. Bu zafer, Türk milletinin hedeflerine ulaşmadaki azim ve kararlılığının, şartlar ne kadar güç olursa olsun, üstesinden gelebilme kabiliyetinin en güzel örneğidir.
Tarihinde destanlar yazan bu millet, şuanda da varlığını ve Cumhuriyeti’ni tehdit eden ve edecek her türlü iç ve dış hain girişim ve tehditlere karşı mücadele azim ve inancından hiçbir şey kaybetmemiştir. 15 Temmuz hain, mandacı darbe girişimine verilen cevap bunun en önemli göstergesidir.
Türkiye Cumhuriyeti devleti tesadüfen ya da hiçbir bedel ödenmeden değil, Türk’ün kanıyla kurulmuştur. Türk Silahlı Kuvvetleri, en kıdemlisinden, en genç personeline kadar tüm mensuplarıyla demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne inanmış, devletimiz ve yüce Türk milletinin emrinde, her daim görevinin başındadır. Ülkemizin bir Suriye veya Afganistan olmasına asla izin vermeyecektir. Sivil, asker, emniyet mensubu ve korucu tüm şehitlerimizin kanıyla ve gazilerimizin varlığıyla her geçen gün daha da fazla vatanımız olan bu topraklarda, al yıldızlı al bayrağımız daima ve özgürce dalgalanacaktır” ifadelerini kullandı.