Etkinliğin amacını kültürel mirasımızın bir parçası olan geçmişte sokakta ebeveynlerin kendi çocukken oynadıkları oyuncaklarını yapıp oynamak olduğunu belirten Merzifon Belediye Başkanı Alp Kargı, “Etkinliğimizin amacı kültürel mirasımızın bir parçası olan sokakta oynadığımız oyuncakları, ebeveynlerin kendi çocukluk oyuncaklarını yapıp oynamak. Çocuklarımızı teknoloji bağımlılığından ebeveynlerimizi de sosyal medya bağımlılığından kurtarmak. Aynı zamanda bu oyuncakları yaparak gelecek nesillere taşıma noktasında farkındalık oluşturmak.
Bugün etkinliğimize katılan herkes çocuktu. Birlikte çok eğlenceli, öğretici, mutlu bir zaman geçirdik. Biz ebeveynler çocukluğumuza döndük. Bir çividen, telden, tahtadan, çamurdan, bezden, her biri birbirinden güzel tasarım harikası oyuncaklar yaptık” dedi.
Günümüzde bir çok kültürel değerler gibi geçmişte oynanılan el yapımı oyuncakların da unutulmaya yüz tuttuğunu ifade eden Belediye Başkanı Alp Kargı, “Günümüzde birçok kültürel değerlerimiz gibi maalesef geçmişte yapmış olduğumuz el yapımı oyuncaklarımızda unutulmaya yüz tutmuştur. Teknolojik gelişmeler hızlı şehirleşme çocuklarımızın sokakta oynadığı oyuncakları ile oynadığı oyunlar yerine internet, bilgisayar, tablet, play station, telefon oyunlarına yönelmişlerdir. Teknolojik oyunların kontrolsüzce ve sınırsız kullanılmasının teknoloji bağımlılığına yol açıp özellikle çocuk ve gençlerde düşünce süreçlerinde bozulma sosyal gelişiminde gerilik, öz güven düşüklüğü, yüksek sosyal kaygı düzeyi saldırganlık gibi zararları görülmüştür” dedi.
Etkinliğe katılarak çocuklarla adeta geçmişe dönen Belediye Başkanı Alp Kargı, yaptığı değerlendirmede; “Araştırmalar internette fazla zaman geçiren bilgisayar, tablet, telefon oyunlarına bağımlı olan çocuk ve gençlerin giderek yaygınlaştığını yüz yüze ilişki kurmakta zorlandıklarını zihinsel fonksiyonlarında bozulma yaşadıklarını ve hiperaktive bozukluğu kriterlerini taşıdıklarını gösteriyor.
Hâlbuki ki geleneksel sokak oyuncakları ve oyunları çocuklarımızın eğitimine katkıda bulunan onlara hayal kurmayı çözüm üretmeyi, paylaşmayı, uzlaşmayı, dayanışmayı tasarlamayı yaratıcılığı, projeyi öğreten kişisel gelişimlerine katkıda bulunan iletişim becerilerini arttıran özellikleri barındırmaktadır. Çocuklarımızı yaşama hazırlıyor.
Çocukluğumuzda sokakta oynadığımız oyunları yaşımız ne olursa olsun çok seviyoruz. Bu yüzden olmalı, genç yaşlı kime sokakta oynadığı oyunları sorsanız, bir anda o günlere dönüyor, bir anda yüzlerindeki çizgiler değişiyor bir taraftan hüzünlenip özlem duyuyor, bir taraftan da gülümsüyor. Ve coşku içinde gazoz kapaklarını, bilyeli arabasını, tahta atını, bez bebeğini anlatmaya başlıyor. Birkaç saniye için bile olsa çocukluğuna dönenlerin gözleri parıldıyor, yürekleri bir başka çarpıyor.
Bugün bizlerinde yürekleri bir başka çarptı. Heyecan, coşku duyup mutlu olduk. Bugünün küçüğü yarının büyüğü çocuklarımıza sevgi ve saygılarımızla” ifadelerini kullandı.