Son dönemde vergi tahsilatını artırmak ve kayıt dışı ekonomiyi engellemek amacıyla yürütülen denetimler, doktorlar arasında dikkat çekici sonuçlar doğurdu. Maliye Bakanlığı, sağlık sektöründeki yüksek kazançları mercek altına alarak yaptığı vergi incelemelerinde, yaklaşık 15 milyar TL’lik gelirin beyan edilmediğini ortaya çıkardı. Yetkililer, bu rakamın özellikle serbest çalışan ya da özel muayenehaneye sahip doktorlar tarafından gizlendiğini ve vergi matrahının düşürülmesi için çeşitli yöntemler kullanıldığını açıkladı.
Yapılan incelemelerde, doktorların gizledikleri paraları genellikle sekreterlerinin veya eski eşlerinin hesaplarında sakladıkları belirlendi. Bu yöntemle, yüksek meblağların doktor hesaplarında görünmesi engellenerek vergi incelemelerinden kaçınılmaya çalışıldığı anlaşıldı.
Maliye Bakanlığı uzmanları, bu tür “dolambaçlı” yöntemlerin, özellikle nakit ödemelerin yaygın olduğu alanlarda sıkça görüldüğünü ifade ediyor.
Araştırma kapsamında, doktorların vergi beyanlarının, hastalarından aldıkları ücretlerle orantısız olduğu gözlemlendi. Hastalarla yapılan görüşmeler, medikal ürün satıcıları ve özel hastanelerin kayıtları gibi farklı kaynaklar karşılaştırılarak ciddi bir fark ortaya çıkarıldı. Bu süreçte, bankalardaki hesap hareketleri de derinlemesine analiz edildi. Birçok doktorun sekreterleri veya yakın akrabalarının hesaplarında yüksek miktarda para giriş-çıkışı olduğu tespit edildi.
Uzmanlara göre, doktorların kullandığı vergi kaçırma yöntemleri arasında en yaygın olanı, kazançları farklı hesaplara yönlendirmek ve faturalandırma süreçlerinde eksik veya sahte belge düzenlemek. Bunun yanı sıra, bazı doktorların hizmet bedelini kayıtlara hiç geçirmediği veya daha düşük gösterdiği de iddia ediliyor. Gelir İdaresi Başkanlığı, bu tip usulsüzlüklerin tespit edilmesi halinde, ilgili kişilere ciddi cezai yaptırımlar uygulanacağını vurguluyor.
Türk vergi mevzuatına göre, beyan dışı bırakılan kazançlar, hem cezalı vergi tarhiyatına hem de faizli gecikme cezalarına tabidir. Doktorların bu tür bir inceleme sonucunda, geriye dönük vergi ödemelerinin yanı sıra yüksek oranlı vergi ziyaı cezalarıyla da karşılaşma riski bulunuyor. Ayrıca, tespit edilen usulsüzlükler “kaçakçılık” suçuna giriyorsa, ilgili kişiler hakkında adli işlem başlatılması da söz konusu olabilir.
Maliye Bakanlığı, kayıt dışı ekonomiyi azaltmak amacıyla son yıllarda farklı sektörlerde yoğun denetimler yürütüyor. Sağlık sektörü, hem yüksek gelir potansiyeli hem de nakit işlemlerin sıkça gerçekleşmesi nedeniyle yakın takibe alınan alanlar arasında yer alıyor. Özel muayenehaneler, estetik klinikleri ve laboratuvarlar gibi alanlarda faaliyet gösteren doktorlar, sıkı bir denetim çemberine girmiş durumda.
Uzmanlar, sağlık hizmetlerinin büyük bölümünün özel sektör tarafından karşılandığı günümüzde, vergi kaçırma vakalarının tespit edilmesinin toplumsal adalet açısından önemli olduğuna dikkat çekiyor. Devletin vergi gelirlerindeki kaybı azaltmak, kamu hizmetlerinin finansmanı açısından kritik bir öneme sahip. Bu bağlamda, denetimlerin devam etmesi ve teknolojik altyapının geliştirilmesiyle kayıt dışı gelirlerin tespitinin daha da kolaylaşacağı öngörülüyor.
Doktorların vergi kaçırma iddiaları, kamuoyunda farklı tepkilere yol açıyor. Bir kesim, doktorların yoğun emek ve maliyetli eğitim süreçleri sonucunda yüksek kazanç elde etmelerinin doğal olduğunu savunurken, bir diğer kesim ise bu kazançların adil bir şekilde vergilendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Hastalar ise ödedikleri ücretlerin bir kısmının faturalandırılmamasından ya da kayıt dışı tutulmasından rahatsız olduklarını dile getiriyor.
15 milyar TL gibi ciddi bir meblağın beyan dışı kalması, Maliye Bakanlığı’nın sağlık sektöründeki denetimlerini daha da sıkılaştırmasına neden olacak gibi görünüyor. Sekreter veya eski eş hesaplarında saklanan paraların varlığı, denetim mekanizmalarının artık daha derin ve çok yönlü incelemeler yapmasını zorunlu kılıyor. Önümüzdeki dönemde, doktorların vergi yükümlülüklerini yerine getirmeleri konusunda daha titiz davranmaları beklenirken, kayıt dışı ekonomiyi azaltmaya yönelik adımların da hız kazanacağı öngörülüyor.