Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Merzifon Şubesi tarafından 2018 yılında temeli atılan ve Pazar günü açılışı gerçekleştirilen Cemevi ve Kültür Merkezi’nin açılışında konuşan Belediye Başkanı Alp Kargı, göreve geldikleri günden bu yana köyleriyle birlikte 70 bin insana ayrım yapmadan hizmet etmeye gayret gösterdiklerini söyledi.
Cemevi ve Kültür Merkezi’nin Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’na yer tahsisi ile ilgili de bilgiler veren Belediye Başkanı Alp Kargı, “Yakyaşık 1800 metre kare olan Merzifon Belediyesi’ne ait olan bu alanı 1 TL’lik bir bedel biçerek Meclis’te oy çokluğu ile ilgili kanunların, mevzuatların bize verdiği yetkiyle Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’na tahsisini gerçekleştirdik. Birileri verin deyince olmuyor. Bunun altını iyi doldurmak, hukuki mevzuatlarını oturtturmak gerekiyor. Çünkü bu yer, Merzifon insanının, herkesin yeri. Bunu verirken mevzuata uygun bir işlem yapmadığımız zaman doğru bir işlem yapmadığımızı hep sabırla söyledik” dedi.
Cemevlerinin ibadet hane sayılması ile ilgili de 2015 yılında oy çokluğuyla Belediye Meclisi’nden karar çıktığını da söyleyen Belediye Başkanı Alp Kargı, “Merzifon Belediyesi Meclisi 2015 yılının 3. Ayında almış olduğu karar ile ilgili Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, ilgili AHİM kararları çerçevesinde yine hukuka ve mevzuata uygun olarak Cemevi’mizin ibadet hane olarak kabul edilmesini oy çokluğuyla almıştır. Bunu söylerken herkes düşüncesinde fikrinde hürdür. Burasının bir ibadet hane olduğu ile ilgili Meclis kararımızda elimizde mevcuttur. Kimsenin inancına, kimsenin tarzına bizim terkinde bulunma gibi bir hakkımız yok. Ama yöneticiler eşit ve hakkaniyetli davranmak zorunda.” Dedi.
Başkan Kargı, yaptığı konuşmanın devamında; “Göreve geldiğimiz günden buyana köylerde dahil cemevi ve camilerimizin rutin temizliğinde, insanlarımızın cenazesini arzu ettiği şekilde defin ve o erkanı yerine getirmesinde gereken hassasiyeti yaptık. Çünkü siz bize bu yetkiyi verdiniz. Ayrım yapmadan bu şehrin 70 bin insanına hizmet et dediniz. Bir o kadar da şunu çok iyi biliyorum; peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) efendimizin dediği gibi ‘Ben ilim şehriyim, Ali’de onun kapısıdır. İlim isteyen kapıya gelsin’ anlayışının bu binada vücut bulacağına inanıyorum. Burada sadece bir cemevi değil, beraberinde bir kültür evinden bahsediyoruz. Burası sadece Alevi’lerin, Bektaşi’lerin değil, bu şehirde yaşayan Sünni’sinin de Çerkesi’nin de, Kürdününde herkesin gelip kendisinden birşeyler bulabileceği keyifli bir alan olsun istedik. Burada Bektaşi’lere, canlara çok büyük bir sorumluluk düşüyor. Bu sorumluluğu gelin hep beraber yerine getirelim. İnsanların özellikle son yıllarda bu kadar çok şu veya bu sebeplerden ayrışmaya çok çabuk kapıldığı bir ortamda gelin bir arada olma, beraber olma hevesimizi yüksek sesle haykıralım. Bunu yapacak potansiyel bizde var.
Ekonomik krizin hat safhada olduğu bir ortamda, herkesin desteğiyle üç yıl gibi kısa bir sürede bu bina tamamlandı. Bundan sonraki işimiz hep beraber kucaklamak” ifadelerini kullandı.
