reklam
reklam
38,4782 %-0.03
43,8132 %-0.19
4.092,71 % -0,31
93.858,00 %-1.026
AMASYA
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Amasya
Az bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

AHISKA TÜRKLERİNİN SÜRGÜNÜNÜN 78. YILI

YAYINLAMA:

Ahıska Türkleri, Sovyetler Birliği’nde en çok zulüm gören halklarından birisi. Bunun en önemli nedeni, vatanlarının Türkiye sınırına yakın bir yerde olmasından kaynaklanıyor. Maruz bırakıldıkları sürgünlerle ilgili hiçbir zaman hakları geri verilmedi. Günümüzde dünyanın her yerine dağılmış durumdalar, Kafkasya’dan Amerika’ya kadar bulunmadıkları coğrafya yok. Fakat onlar bütün olumsuzluklara karşı pes etmediler, hayatta kalmayı başardılar.

Şu anda Ardahan ilimizin ilçesi olan Posof'la arasında 77 km.lik bir sınırı olan Acaristan bağlı bir bölgedir. Fakat şuna da burada yaşayan Türklere rastlamak mümkün değildir, çünkü burası adete Türklerin bağının kesildiği bir bölge olarak kalmıştır .14 Kasım 1944  atalarımız Stalin tarafından iki saat içinde tren vagonlarına doldurularak, gidecekleri yere kadar aşağı dahi inmemek koşulu ile kapalı tren vagonlarında Orta Asya'ya sürülerek Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'a yerleştirildi.

Hatta şair ne diyor;

Ahıska bir gül idi gitti

Bir ehli dil idi gitti

Söyleyin Sultan Mahmut'a

İstanbul kilidi gitti

Ahıska şu anda Gürcistan sınırları içerisinde olan ve yaklaşık 220 köyden oluşan bir bölge. Samtskhe-Javakheti eyaletinin içerisinde kalıyor. Uzun yıllardır buranın Türk yurdu olduğuna dair iddialar da var. Örneğin, Kıpçakların bu bölgede yaşadıklarına dair bir iddia var ama en yakın bildiğimiz şey 1518'de Osmanlı'nın Çıldır Savaşı ile fethettiği bu bölge bu tarihten sonra Osmanlı sınırlarına dâhil oluyor ve Çıldır Eyaletinin bir sancağı oluyor. 250 yıl Osmanlı idaresinde kalıyor. Ama 1829 Edirne Antlaşması ile savaş tazminatı olarak Ruslara veriliyor. 1829'dan 1918 yılına kadar Rus hâkimiyetinde kalıyor.

Aslında Ahıska Türkleri 1948'deki sürgüne kadar kendilerini “Kafkas Türkleri” olarak tanımlıyor. Sürgünden sonra kendilerini diğer etnik gruplardan daha rahat ayırabilmek için  “Ahıska Türkleri” olarak nitelendirmeye başlıyorlar. Yani, Çıldır Savaşından itibaren Osmanlı'nın bir parçası oluyorlar ama 250 yıl sonra sınırın diğer tarafında kalıyorlar.

Zaten kültürel yapıları ve konuştukları aksan itibariyle de bugün Kars, Ardahan ve Batum civarında yaşayanlarla benzerlik gösteriyorlar.

Tarihsel süreç içerisinde Batum Antlaşması ile bu bölge tekrar SSCB'ye bırakılıyor. 1918'den 1944'e kadar SSCB sınırları içinde büyük zulüm altında yaşamışlar. Bu süreçte kapalı bir toplum olarak kendilerini korumaya çalışsalar da camilerin kapatılması, ana dilinde eğitim yapma hakkının ellerinden alınmasıyla bir takım değişiklikler yaşamış olmaları çok doğal sayılmış.

Burada yaşayan Ahıska Türkleri 114 Kasım 1944 yılınsa Stalin tarafından bu bölgeden trenlere doldurularak Sibirya bölgesine gönderilmiş burada yaşamaya mecbur tutulmuşlar ise bu göçte çok sayıda Ahıska Türk'ü hayatını kaybetmiş çok aile ise parçalanarak birbirlerini kaybetmiştir.

Bu bir insanlık ayıbı olarak tarih sayfalarında yerini alsa da bugün bu zulmü yapan Sovyetler Birliği ne bir özür dilemiş nede bu soykırımla ilgili Batılı devletler tarafından bir kınama gelmiştir.

Zaten gelmesi mümkün değildir çünkü Tarihi iyi okursak hep Türk ve İslam alemine karşı haçlı seferlerinin yapıldığını görürüz. Bu bize şunu çok açık ve net göstermektedir ki Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur.

Şu anda Ortadoğu coğrafyasında oynanan oyunda bunun bir parçasıdır. Ahıska'da yaşamını yitiren ailelerimize Tanrıdan rahmet diliyorum.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *