TEŞEKKÜRLER HAYDAR KÖSE
Gazetemizi ulusal basın ebatlarında renkli olarak yayın hayatına başladığımız zaman değerli işadamlarımızdan Haydar Köse’ye neden köşe yazısı yazmıyorsun diye sormuştum.
Sağolsun o gün bugündür günlük olarak yazılarını yazar ve aksatmadan gönderirdi…
Herkesin de bildiği gibi kendisinin de yazısında belirttiği üzere ‘Taraflı’ bir yazardı…
Kendisi Cumhuriyet Halk Partisi üyesi, geçmiş dönem ve şuanda da partisinin Belediye Meclis üyesi…
Böyle partisine sıkı sıkıya bağlı bir insanında ‘Tarafsızım’ demesini bekleyemezdik tabiki…
Her ne kadar taraflıyım dese de toplumun önemli sorunlarını köşesine taşımış, sokaktaki vatandaşın adeta sesi olmuştu…
Güzel konular işledi köşesinde…
Eleştirildi, ister istemez kızanları oldu ama o bildiği doğrulardan asla vazgeçmedi…
Yazılarına mecburen ara vermek zorunda kaldı…
Bildiğiniz üzere kendisi yedek Belediye Meclis üyeliğini kazanmış, geçtiğimiz günlerde yaşanan bir istifanın ardından Asil Üyeliğe geçmişti…
O artık yönetimin bir parçası olmuştu…
Yönetimin bir parçası olarak içeriden eleştiri yapmak tabiki yakışmazdı…
Çünkü kendisi artık sorunları iletecek değil, sorunları çözecek noktaya gelmişti…
Biz Bilgi Gazetesi ailesi olarak kendisini de aile bireylerimizden birisi olarak gördüğümüz için buna veda değil, kısa bir ayrılık diyoruz..
Onun köşesi her zaman açık, dile getirmek istediği konular için her zaman gazetemizin sütunlarında bir yerinin olduğunu zaten biliyor…
Son yazısında bizlere teşekkür etmiş…
Gururlandık ve bizlerde diyoruz ki, “Çok teşekkür ederiz Haydar Köse. İyi ki aileden birisi oldun, yolun açık olsun.”
Tabi gazetemizin bu köşesi artık boş kalmayacak…
Görülen eksiklikler, yapılan hayırlı hizmetler yine bu köşede başka isimle vatandaşlarımıza aktarılacak…
Gerek şahsım olarak, gerekse toplum tarafından sevilip sayılan kalemler her zaman bu köşede yer alacak.
Haydar Köse’nin kaldığı yerden devam edecektim. Ama ilk yazımı kendisine teşekkür etmeye ayırdım…
Bundan sonraki yazılarımızda toplumun dertleriyle dertlenmeye, sevinçleriyle mutlu olmaya canımız sağ olduğu, gözümüz gördüğü, elimiz kalem tuttuğu sürece devam edeceğiz…
