Gelecek Partisi Amasya İl Başkan Dr. Ali Kurt, "2022 yılına zamlarla girdik. Hani tam da 2022'ye giriş anında, daha yeni yıla girme coşkusu bitmeden akaryakıt zamları ile gözümüz açılmıştı ya, işte o günden beridir gün geçmiyor ki bir zam haberi olmasın. Bir gün benzine, bir gün motorine, ertesi gün LPG'ye gelen zamlar vatandaşın belini büktü." dedi.
Başkan Kurt, “Bugün benzin de mazot da 15 TL'yi aşmış durumda. Vatandaşın arabası var ama deposunu dolduracak yakıtı almaya gücü yok. Mazota gelen her zaman zincirleme olarak her şeyin zamlanmasına yol açtı ve hayat çekilmez hale geldi. İğneden ipliğe her şey zamlandı. Vatandaş tam da bu hayat pahalılığı ile uğraşırken, bu kara kışta doğal gaz ve elektriğe gelen fahiş zamlarla şaşkına döndü. Elektriğe kademeli olarak yüzde 50 ila yüzde 127 arasında zam geldi. Elektrik faturaları katlandı. Doğal gaza 2021 yılında zaten yüzde 93 oranında zamlanmıştı. 2022 yılın başında üzerine yüzde 25'lik bir zam daha geldi. Böylece sadece elektrik ve doğal gaz faturaları vatandaşı şaşkına çevirdi. Vatandaş ne ısına biliyor ne de aydınlıkta oturabiliyor.
Battaniye ile oturuyor lambaları söndürüyor. Bu iktidar bizden önce mum ışığında oturuyordunuz derken vatandaş bugün muma muhtaç oldu. Bu kışta kıyamette elektrik ve doğal gaz faturası ikinci bir ev kirası yükü haline geldi. Sosyal devlet vatandaşını koruyan devlettir. Bu devletin anayasal bir yükümlülüğüdür. Buradan yetkililere sesleniyoruz. Bu zamları geri çekiniz. Öyle düzenleme yapılacak oyalamaları ile vatandaşı kandırmayınız. Elektrikten de doğal gazdan da KDV almayınız. Ayrıca bu petrole gelen zamlar doğrudan enflasyonu artırmaktadır. Üretim maliyetleri artmakta dolayısıyla enflasyon yükselmektedir. Bu kısır döngü ile enflasyonun düşürülmesi vatandaşın alın gücünün yükselmesi hayaldir. İşte yılbaşında yüzde 50 ile asgari ücret zammını ilk defa Cumhurbaşkanı’ na açıklattınız. Peki, ne oldu daha asgari ücretli maaşını almadan asgari ücret açlık sınırına geriledi. İkinci maaşında asgari ücretlinin maaşı açlık sınırının altında olacak. Bugün nüfusunun yüzde 30 açlık sınırının altında, yüzde altmış. yoksulluk sınırının altında toplam da nüfusun yüzde 90 açlık ve yoksulluk sınırının altında ise o devlet kalkıp ta sosyal devlet olduğunu iddia edemez. Diğer taraftan özellikle gıda ürünlerinde ki girdi maliyetleri 2022 yılında gıda ürünlerinin hem pahalı olacağını hem de üretimin düşük olacağını göstermektedir. Bilindiği gibi Amasya’mız sebze ve meyve üretim merkezlerinden birisidir. Geçtiğimiz günlerde yoğun kar yağışı nedeniyle seracılarımız büyük zarar gördüler. Yaklaşık 6 bin dönüm sera zarar gördü. Bugün bu üreticilerimiz çaresizler. Bırakın yeni ürün yapmayı enkazı kaldırtmıyorlar. Buradan bir kere daha yetkilileri uyarıyoruz. Büyük Kızılca, Aksalur, Çay Köyü, Dadı, Karaköprü, Belmebük, Sevincer köyleri başta olmak üzere serası zarar gören yerler afet bölgesi ilan edilmeli ve çok acil olarak bu sera bölgeleri üretime açılmalıdır. Aksi takdirde bugün yaşadığımız el yakan sebze fiyatları yazın da düşmeyecek hatta bulunamayacak. Yetkilileri duyarlı olmaya çağırıyoruz bugün aradan bir aya yakın zaman geçmesine rağmen bir ses yoktur. Bunun takipçisi olacağız. İşin şakası yok. Çiftçi zaten Tarım Kredi Kooperatifi ve Ziraat Bankası'na gırtlağına kadar borçlu. Bu borçları mı ödeyecek, yıkılan serasını mı yapacak şaşkın durumda. Bu çiftçilerimizin devlete olan borçlarının faizsiz ertelenmesi elzem gözüküyor. Ayrıca seraların onarımını devlet üstlenmelidir. Başka çare gözükmüyor. Devlet şefkat elini uzatmalı ve geç kalmamalıdır." diye konuştu.