reklam
reklam
37,9982 %-0.44
43,6195 %-0.61
4.060,69 % -0,93
84.977,13 %0.674
AMASYA
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Amasya
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi GÜNDEM İSLAM'I TEMSİL SORUMLULUĞUMUZ

İSLAM'I TEMSİL SORUMLULUĞUMUZ

Merzifon İlçe Müftüsü Abdulhamid Pehlivan yaptığı açıklamada, “İslam’ı temsil sorumluluğumuzdur” dedi.

Müftü Pehlivan gazetemize yaptığı açıklamada, “Sevgili Peygamberimizin Mekke’den Medine’ye hicretinin üzerinden yedi yıl geçmişti. Ashabıyla birlikte sefere çıkan Allah Resûlü (s.a.s), Hayber’in önüne geldiğinde İslam sancağını Hz. Ali’ye verdi ve ona şöyle dedi: “Onların bulunduğu bölgeye varıncaya kadar sükûnetle yürü! Sonra onları İslâm’a davet et ve Allah’a karşı sorumluluklarını onlara haber ver! Vallahi senin vasıtanla Allah’ın bir kişiyi hidayete erdirmesi, en değerli kızıl develere sahip olmandan daha hayırlıdır.”

Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in bu nasihati bizlere öğretmektedir ki Allah katında en güzel amel, bir insanı İslam’la buluşturmaktır. Müslüman, İslam’a güzel bir şekilde davet etmekle yükümlüdür. Bu ise İslam’ı doğru anlayıp yaşamayı ve halimizle güzel temsil etmeyi gerektirir” dedi.

İslamı’ı hakkıyla temsil edemeyen her Müslümanın farkında olmadan en büyük zararı İslam’a verdiğini de söyleyen Merzifon İlçe Müftüsü Abdulhamid Pehlivan; “Allah Resûlü (s.a.s), din-i Mübin-i İslam’ı önce kendisi yaşıyor, sonra ashabına tebliğ ediyordu. Sadece anlatmakla yetinmiyor, davranışlarıyla İslam’ın güzelliklerini ortaya koyuyordu. Adalet ve hakkaniyeti, şefkat ve merhameti, ülfet ve muhabbeti, cömertlik ve yardımseverliği ile örnek oluyordu. Sahabe-i kiram da İslam’ı bizzat ondan öğreniyor ve öğrendiklerini hemen kendi hayatlarına aktarıyordu. Sonraki nesiller de aynı yolu takip ettiler. Bu sayede İslamiyet hızla yayıldı ve nice gönüller İslam’la şeref buldu. Anadolu’nun, Afrika’nın, Uzakdoğu’nun, Balkanların ve daha nice toplulukların İslamiyet ile tanışmasında müminlerin sözlerinden daha çok örnek hayatlarıyla verdikleri mesajlar etkili olmuştur.

Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: “Siz, insanlar için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emredersiniz, kötülükten alıkoyarsınız ve Allah’a inanırsınız...”

O halde, insanlığa önder ve örnek bir ümmet olduğumuzun bilincinde olalım. Dinimizin yüce hakikatlerini özümseyip hayatımızda uygulayalım. İnandığımız gibi dosdoğru yaşayalım. Her işimizde ihlas ve samimiyeti kuşanalım. İman ve ibadette, ilim ve hikmette, ahlak ve takvada Resûlullah’ı örnek alalım. Sözlerimizle birlikte yaşantımızın ve güzel ahlakımızın insanlarda iz bıraktığının idrakinde olalım. Unutmayalım ki birçok insan İslam’ı Müslümanların hal ve hareketlerine göre değerlendirmekte ve tercih etmektedir. Dolayısıyla İslam’ı hakkıyla temsil edemeyen her Müslüman, farkında olmadan en büyük zararı İslam’a vermiş olmaktadır” ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *