Genel Başkan Yardımcısı Nazlıaka, yaptığı konuşmada, Genel Merkez olarak Merzifon Belediye Başkanı Alp Kargı’nın çalışmalarını yakından takip ettiklerini söyleyerek, kendisinin gerçek anlamda sosyal demokrat belediyeciliğin en güzel örneklerini sergilediğini ifade etti.
Merzifon’da güzel şeylerin de olduğunu söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, “Size Ankara'dan Genel Başkanımızın da selamını getirdim. Gerçekten Merzifon'da bir şeyler oluyor. Çok güzel şeyler oluyor. Uzun zamandan beri bizlerde genel merkez olarak başkanımızın ve kıymetli ekibinin çalışmalarını izliyoruz, takip ediyoruz. Gerçekten kendisini çok beğeniyoruz, çalışmalarıyla bizlerde gurur duyuyoruz. Gerçek anlamda sosyal demokrat belediyecilik nedir, halkçı belediyecilik nedir, bunun en iyi örneklerini sergilediğini görüyoruz alp başkanın. İşte o yüzden Alp Başkan ile bu dönemde de devam etme kararı aldık. Birçok kişiye soruyorum, ne düşünüyorsunuz? Bu noktada Alp Başkan ile ilgili ne düşmüyorsunuz diye sorduğumda, bana diyorlar ki; o güvenilir bir insandır, o dürüst bir insandır. o çalışkan bir insandır, o halkçı bir insandır. Ailesine, Merzifon ailesine ve Cumhuriyet Halk Partisi ailesine en önemlisi herkesi kucaklama anlayışına sahip olan bir yapıyla Türkiye Cumhuriyeti ailesine son derece bağlı biri insandır, başkandır, diye anlatıyor bana” dedi.
Genel Başkan Yardımcısı Nazlıaka yaptığı konuşmanın devamında; “Son derece kutuplaştırılarak yönetilmeye çalışıldığımız bir süreçten geçiyoruz. Oysaki bizler Cumhuriyet Halk Partililer olarak siyasetin birleştirici ve iyileştirici tarafındayız. Böyle bir güçten yanayız. Ben burada görüyorum ki Merzifon'da Alp Başkan siyasi parti ayırt etmeden herkese hizmet götürmeye çalışıyor. Ama biz kendisinden bir konuda ayrımcılık istemiştik, o ayrımcılığı a yapıyorum. Diyoruz ki dezavantajlı gruplara sahip çıkın. Yoksullara, engellilere, kadınlara, çocuklara, yaşlılara dezavantajlı olduğunu bildiğiniz kim varsa onlara sahip çıkın. Bunu yaparken de sağ elin verdiğini sol el görmeyecek mantığıyla yapın. İşte Alp Başkan bunun en güzel örneklerini Halk Kart uygulamasıyla yapıyor. Düzenli olarak her ay vatandaşlarımıza Halk Kartla ihtiyaç sahibi olan vatandaşlarımıza düzeni olarak ödeme yapıyor. 1100 yoksul vatandaşımız aşevinden faydalanırken bunun asıl kaynağı kim tarafından aktarıldığı asla açıklanmıyor. Ama biz arkadaki o gücün kim olduğunu çok iyi biliyoruz. Aynı zamanda bunan sonraki yapacağı projelerle de çocukların, ailelerin protein ihtiyacının karşılanması için Halk Kartın yanı sıra et imkanını sunduğu Halk süt, halk et kartlarımızda olacak. Kadınlar için ne yapıyorsun başkanım diye sorduk, ben kadınların hayatın her alanında olmasını istiyorum, her alanda temsil edilmesini istiyorum. Bu nedenle de onlara duyduğum güvenle kontenjanımdaki kişiyi de kadın arkadaşlardan oluşturdum. Şimdi sizden başta bu arkadaşlarımız olmak üzere tüm listeye destek istiyorum. Ve çocuklarımız. Çocuklarımız için kreş imkanından tutun bir çok önemli hizmet götürüyor Alp Başkanımız. Ben inanıyorum ki sizlerin yoğun bir desteğini alacak. 7'nci kez gerçekleştirdiği Kitap Fuarı ise Merzifon'umuzun entelektüel sermayesini daha da yükselten ve zihinleri, yürekleri doyuran nitelikte bir içeriğe sahip oluyor her yıl. Her yıl daha da güzelleşiyor. Bu bir gelenek haline geldi. İnşallah bende 82ncisinde burada olmak istiyorum. Bir aksilik olmazsa sizlerle buluşacağımın sözünü vereyim. Gerçekten çalışkan, halkçı bir başkanımız var. Ama tabi belediyelerle ilgili zaman zaman şöyle bir şey duyuyorum; biz ona oy verdik, onun için sahada çalıştık ama benim çocuğu işe almadı. Belediyelerin alanı hizmet sunmaktır. O hizmeti sunmak içinde zaman zaman istihdam yapar. Ancak belediyeler istihdam merkezi değildir, belediyeler iş bulma merkezleri değildir. Dolayısıyla bu beklentiyi karşılayabilmek için bizim iktidarı değiştirmemiz lazım. Önce yerelde sonra da genelde iktidara gelmemiz lazım. Bugün TÜİK'e göre her 5 gençten ama saha çalışmalarına baktığımızda gördüğümüz gerçekliğe göre her 3 gençten birisi işsiz. Üstelik iş sahibi olamamak demek sadece para kazanmamak anlamına gelmiyor. Çünkü çalıştığınız zaman üreten oluyorsunuz, çalıştığınız zaman tüketen oluyorsunuz, çalıştığınız zaman katma değer yaratan oluyorsunuz, çalıştığınız zaman bir sosyal çevreniz, bir itibarınız oluyor. İşte gençlerimiz en verimli çağlarında bu haklarından mahrum ediliyor ve ev gencine dönüşüyor. Oysaki dün tek meziyeti Erdoğan'ın oğlu olmak olan Bilal Erdoğan gençlere kariyer tavsiyesinde bulunmuş. Ve demiş ki, ODTÜ Fizik mezunu olan gençler isterlerse iş bulabilirler. Örneğin Amerika'da pizza dağıtıyorlar, pizzacılarda çalışıyorlar, fast food onun ifadesiyle söylüyorum hızlı tüketim maddeleri satılan yerlerde çalışıyorlar, isterlerse çalışırlar. 1-Ey Bilal Erdoğan, sen ODTÜ'ye girmenin, ODTÜ'de okumanın, ODTÜ Fizik Mühendisliği gibi zor bir bölümden mezun olmanın ne olduğunu nereden bilirsin? Halktan o kadar kopuklar ki bir de böyle tavsiyelerde bulunuyorlar. Söylemek istediğim şu, belediyelerimiz istihdam merkezi değildir. Öncelikle ülkeyi yönetenlerin işsizlik, yoksulluk, yoksunluk, açlık gibi konulara çözüm üretmesi gerekir. Örneğin çocuklarımıza bir öğünü bile ücretsiz vermeyi çok gördüler. Böyle bir anlayışla yönetildiğimiz dönemde bizim Merzifon'daki sosyal demokrat ve halkçı belediyecilik anlayışıyla daha daha gurur duymamız, daha daha taçlandırmamız, daha daha yüksek oranda oy alarak başkanımız ve ekibini tekrar seçtirmemiz gerekiyor. Ben bunu yapacağınıza inanıyorum. Sizlere güveniyorum. Ben bundan sonraki süreçte daha faza kadın istihdamı yapacağı konusunda da kendisinin sözünü almıştım. Eşitliği ancak böyle sağlayabiliriz. Pozitif ayrımcılıkla sağlayabiliriz. Ben buradan her birinize emeğiniz için, yüreğiniz için Bir kez daha teşekkür ediyor, Alp Başkanımı sizlere emanet ediyorum. hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum” ifadelerini kullandı.
