Cumhuriyet Halk Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hasan Koparan, Sivas Madımak Olayları’nın 29’ncu yıl dönümü dolayısıyla basın açıklaması yaptı.
Hiçbir mazeretin 29 yıl önce yaşanan katliamı mazur gösteremeyeceğini söyleyen CHP Merzifon İlçe Başkanı Hasan Koparan, “2 Temmuz 1993’te 37 kişinin hayatını kaybettiği Sivas Madımak Olayları’nın 29. Yıl dönümünde yüreğimiz bir kez daha yanmaktadır. Hiçbir mazeret 29 yıl önce yaşanan bu katliamı mazur gösteremez. İşlenen, insanlık suçudur ve affedilemez. Yaşanan her katliam, çağdaşlığa, demokrasiye, laikliğe, barış içinde yaşama ve çok kültürlü dokuya yapılan saldırıdır. Sivas’ta yaşananda ülkemizin ortak acısıdır. Bir daha yaşanmaması için insanlık var oldukça bu zulüm unutulmayacaktır. Bizi korkutmaya ve susturmaya çalışanlar bilsinler ki; biz korkuyu Kerbela’da bıraktık. İkincisini Sivas’ta yaşadığımız başka Kerbelalar istemiyoruz” dedi.
Sivas’ın ateşinin vicdanı olanların, adalete inananların yüreğinde yanmaya devam edeceğini de söyleyen Cumhuriyet Halk Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hasan Koparan, “Olay binlerce kişinin gözleri önünde oldu. Çünkü kararlı ve örgütlüydüler. Çünkü onları siyasi rant uğruna kışkırtanlar vardı. Gözleri hiçbir şeyi görmedi. Çağın en büyük vahşetini yaşattılar. Orada yakılan yalnızca masum insanlar olmadı, orada yakılan aynı zamanda insanlığın binyıllardır getirdiği insani değerler oldu. O vahşetin acılarını hala bugün gibi içimizde yaşıyoruz.
O ateşi yakanların memleketi sürüklemek istediği Ortaçağ karanlığına canımız pahasına direnmeye devam edeceğiz. Bedenleri birer demokrasi meşalesi olan aydınlarımızın anısı için direneceğiz karanlığa. Bu insanlık suçu temiz yüreklerde gereken cezayı zaten almıştır. O ateşi yakanlar vicdanlarda müebbet nefrete mahkum edilmişlerdir. Yakın tarihimizin en karanlık ve acı alaylarından biri olan Sivasın’ın ateşi vicdanı olanların, adalete inananların yüreğinde yanmaya devam edecektir” dedi.
Koparan, basın açıklamasının devamında; “Sivas, Çorum, Malatya, Maraş; Hepsi insanlığa karşı işlenmiş en büyük suçtur. Katliamlar, canlarımızı yok etse de, eşit, özgür, bağımsız ve demokratik bir ülkeye olan umudumuzu asla yok edemeyecektir. Farklı olanı, kendinden olmayanı öteki sayan ve onu yok etmekten çekinmeyenler, mezhep ve etnik farklılıklar üzerinden siyaset yapanlar, toplumsal huzursuzluğu artıranlar, ayrıştırıcı dil ve uygulamalarla siyaset yapanlar, kardeşi kardeşe düşman ederek yeni acılara adeta çanak tutanlar, vatandaşlarımız arasında kin ve nefret yaratmak isteyenler asla amacına ulaşamayacaktır.
Sazlarıyla, sözleriyle barış ve bir olalım diyenlerin anlattığını anlamayanlar, insanlığın bin yıldır getirdiği değerleri de yok ettiler. Aradan geçen 29 yıl, Sivas’ta yaşanan utancın izlerini silmeye de, orada ölüme terk edilen aydınların çığlığını susturmaya da yetmez. Madımak bir otelin değil, hiçbir zaman unutulmaması gereken bir zulmün adıdır. Sivas’ta yaşanan bir insanlık suçudur. İnsanlık suçlarında zaman aşımı yoktur.
Toplumsal belleğin silinmek istendiği, ayrıştırıp, ötekileştiren anlayışa inat; küle karışan canların filizlendiği bu topraklarda her zaman bir olacağız. Sivas’ta yitirdiğimiz aydınlarımızı bir kez daha saygı ve özlemle anıyoruz” ifadelerini kullandı.