Kış aylarında bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiğini belirten Rengârenk Beslenme ve Diyet Danışmanlık Merkezi Kurucusu Diyetisyen Gülsüm Seçgin Yiğit, gün içerisinde süt grubu, et grubu, ekmek grubu, sebze-meyve ve yağ gruplarından yeterli ve dengeli düzeyde alınması gerektiğini söyledi.
Diyetisyen Gülsüm Seçgin Yiğit, sürdürülebilir beslenmenin önemli olduğunu belirterek, daha iyi bir bağışıklık sistemine sahip olabilmek için hem fiziksel hem sosyal hem de ruhsal yönden sağlıklı olabilmesi konusunda bilgilendirdi.
VÜCUDUN GEREKSİNİMİ OLAN BESİNLERİ YETERLİ MİKTARDA TÜKETMELİYİZ
Bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilecek besinlerin tüketilmesi gerektiğini söyleyen Gülsüm Seçgin Yiğit, “Bazen beslenme konusu da dâhil hayatımızın bazı noktalarına belirli bir kalıplar koyuyoruz. Fakat en önemli nokta temelde olduğunu biliyoruz. Kış aylarındaki beslenmemiz bağışıklık sistemimiz ile ilgilidir. Onun için bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilecek besinleri yeterli miktarda tüketmeliyiz. Öncelikle bağırsak mikrobiyotamızı korumayı sağladığı için gün içerisinde mutlaka bir su bardağı kefir veya bir su bardağı yoğurt tüketilmesi gerekiyor. Canlı mikroorganizmaları beslenmesi için probiyotik alınmasının yanı sıra bakterilerin beslenmesi için içerisinde posa bulunan kuru baklagiller grubu, lifli gıdalar grubu, ceviz, fındık, fıstık, badem gibi sert kabuklu kuruyemişler ve tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği gibi tam tahıllı besinler tüketilmelidir. Bu besinleri tükettiğimiz takdirde vücutta bulunan bakterileri beslemiş oluyoruz. Ek olarak bitki çaylarından sıklıkla faydalanmamız gerekiyor. Örneğin; kuşburnu çayında C vitamini bulunmaktadır. Adaçayı, kış aylarındaki soğuk ile oluşan gerginliklerimizi iyi gelir. Rezene ve melisa çayının rahatlatıcı etkisi bulunmaktadır. Papatya çayı uykuya iyi gelir. Soğuk kış günlerinde içinizi ısıtmakla kalmayarak size ihtiyacınız olan vitamini de sağlar.”şeklinde konuştu.
VİTAMİN VE MİNARELERİ İÇEREN BESİNLERE YÖNELMELİYİZ
Diyetisyen Gülsüm Seçgin Yiğit gazetemize yapmış olduğu açıklamada, birçok çeşit besinin vücuda fayda sağladığı için rengârenk beslenmeyi yaşam tarzı haline getirmek gerektiğini belirti. Yiğit, “Bunun ile beraber sebze ve meyve tüketimi kış aylarında çok önemlidir. Çünkü daha çok vitamin ve minerallere ihtiyacımız oluyor. Bildiğimiz üzere de meyve ve sebzeler vitamin deposudur. Kış aylarında A, C, D ve E vitamini almak çok önemlidir. Bu vitaminler antioksidan kapasiteye sahiptir. Peki, antioksidan ne demek; vitaminlerin vücuttaki hastalıklara karşı savaşması demektir. Onun için bu vitamin ve minareleri içeren besinlere yöneldiğimizde daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmuş oluruz. Örneğin, kış sebze ve meyveler içerisinde mandalina, portakal, kivi, biber içerisinde C vitamini bulunmaktadır. Havuç içerisinde A vitaminini barındırmaktadır. E vitamini birçok besin grubunda yüksek düzeyde bulunuyor. Genelde eksikliği görülen bir vitamin değildir ama brokoli, ıspanak, gibi yeşil yapraklı besinlerde daha fazladır. D vitaminini ise en fazla güneşten alabiliriz. Besinlerle D vitaminini tamamlamak mümkün değil. Onun için D vitamini eksikliği görülen bireyler tablet veya damla şeklinde ek takviye almak zorunda kalıyorlar. Hem kalp sağlığına hem de bağırsak sağlığına iyi gelen Omega 3 vitamini içeren besinleri gün içerisinde tüketmek vücuda fayda sağlayacaktır. Özellikle kış aylarının vazgeçilmezi Omega 3 kaynağı olan balığı haftada en az bir defa tüketilmelidir. Vejetaryen ve vegan bireyler et grubundaki vitaminleri bir şekilde tamamlayabilirler. Ama detaylı düşündüğümüz zaman balıkta bulunan omega 3’ü başka bir besinden alamayabiliyor. Çünkü bitkisel olan proteinden alınan Omega 3 vücutta daha az kullanılıyor. Örneğin, keten tohumundan alınan Omega 3 ile balıktan alınan Omega 3 gibi aynı olmayabilir. Hep besinlerden bahsediyoruz ama duygu durumları da bağışıklık sistemimiz için önemlidir. Stresli olduğumuz zamanlarda bağışıklık sistemimiz çökebiliyor.
O yüzden mutluluk hormonunun salgılanmasına yardımcı olan muz, ceviz, kuş konmaz besinlerini gün içerisinde tüketebiliriz. Aslında bütün vücudun sağlığını koruyabildiğimizde güçlü oluruz. Her besinin vücudumuza çok faydası oluyor. O yüzden rengârenk beslenmeyi hayatımıza geçirmeliyiz. Bir hafta boyunca sürekli ıspanak tüketmek değil, bazen ıspanak bazen pırsa bazen de lahana yiyebilmek lazım.” ifadelerini kullandı.