Osmanlı Devleti’nin erken dönem eserlerinden biri olan Çelebi Mehmet Medresesi, 1414 yılında Osmanlı Padişahı Çelebi Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Merzifon’da yer alan bu tarihi yapı, Selçuklu mimarisinin izlerini taşıyan özgün tasarımıyla dikkat çekmektedir. Medrese, dönemin önemli mimarlarından Ebubekir Mehmet Bin Hamza tarafından inşa edilmiştir ve günümüze kadar ulaşan mimari detayları ile büyük ilgi görmektedir.
Selçuklu Mimarisinin İzlerini Taşıyor
Çelebi Mehmet Medresesi, kare planlı, dört eyvanlı ve açık avlulu bir yapıdır. Medreseye, doğu tarafındaki anıtsal taç kapıdan giriş yapılır. Bu taç kapı, kırmızı ve beyaz kesme taşlarla süslenmiş olup, Osmanlı taş işçiliğinin en güzel örneklerinden biri olarak gösterilmektedir. Ayrıca, giriş kapısı üzerinde tek satır halinde ve üç bölümden oluşan bir kitabe bulunmaktadır.
Eyvan biçimli taç kapı, sivri kemerli geniş bölmeler ve sekiz köşeli yıldızlarla bezenmiş tavanıyla dikkat çeker. Oyma tekniğiyle yapılmış orijinal ahşap kapı, halen Ankara Etnografya Müzesi’nde sergilenmektedir. Medresenin yapımında moloz taş ve tuğla malzeme kullanılmış olup, geniş avlusunun üç tarafında dershaneler bulunmaktadır. Ana dershaneler kubbe ile örtülüdür ve eyvanların yanında tonozlu revaklar yer alır.
Ziya Paşa’nın Eseri: Saat Kulesi
Medresenin en dikkat çekici eklemelerinden biri de 1865 yılında Amasya Valisi Ziya Paşa tarafından yaptırılan saat kulesidir. Tuğladan yapılmış silindirik gövdeli bu kule, minareyi andıran mimarisiyle medreseye farklı bir estetik katmaktadır. Kulenin orta kısmında şerefeye benzeyen bir gezmelik bulunur ve dört yöne bakan saat kadranları yer alır. Saatin çanı, daha geniş bir alanda duyulabilmesi için yuvarlak kemerli küçük pencerelerle desteklenmiştir.
Tarihi ve mimari özellikleriyle Amasya’nın en önemli yapılarından biri olan Çelebi Mehmet Medresesi, hem yerli hem de yabancı turistler için görülmeye değer bir kültürel miras olarak öne çıkmaktadır. Yapının korunması ve turizme kazandırılması için çeşitli restorasyon projeleri devam etmektedir.