reklam
reklam
38,2544 %0.1
44,1384 %0.12
4.280,02 % 1,68
88.175,02 %1.134
AMASYA
00:00:00
Öğle vaktine kalan
Amasya
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi GÜNDEM 6 MAYIS KATLİAMINI UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ

6 MAYIS KATLİAMINI UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişlerinin 50’nci yıldönümü dolayısıyla Merzifon Demokrasi Platformu tarafından Atatürk Anıtı önünde anma programı düzenlendi.

Atatürk Anıtı önünde düzenlenen anma programında Demokrasi Platformu adına basın açıklamasını CHP Merzifon Gençlik Kolları Yönetim Kurulu üyesi Ozan Oymak okudu.

Oymak, yaptığı basın açıklamasında, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm yolunda bitmeyen yürüyüşün adı olduğunu söyleyerek, “Yoldaşlarımızın idamlarının üzerinden tam 50 yıl geçti. Onlar on binlerin katılacağı etkinliklerle ilk günkü gibi anılıyorlar. Çünkü eşit, özgür bir gelecek ve sınıfsız, sömürüsüz dünya özlemi her daim canlı ve güncel. Tezgâhta çalışan işçiler, ders başındaki öğrenciler, tarlasını sulayan köylüler, doktorlar, mimarlar, mühendisler, emekliler, diplomalı işsizler, kısacası milyonlarca yürek, bulundukları her yerde 6 Mayıs’ın anısıyla mücadele kararlığını tazeleyecek. Denizlerin avukatı Halit Çelenk’i de özlemle ve saygıyla anıyoruz.

Denizler, tam bağımsız ve gerçekten demokratik Türkiye mücadelesinin sembolü oldular. İdama yürürken “Yaşasın Tam Bağımsız Türkiye”, “Yaşasın Türk ve Kürt Halklarının Bağımsızlık Mücadelesi”, “Kahrolsun Emperyalizm” dediler. Onlar bağımsızlık, demokrasi, özgürlük ve sosyalizm mücadelemizde yaşıyorlar. Onları idam edenler hatırlanmazken, Denizler yeni doğan yüz binlerce çocuğun isminde, gençliğin gelecek mücadelesinde, işçi sınıfının iş, ekmek, özgürlük mücadelesinde yaşıyorlar, yaşamaya devam edecekler” dedi.

Merzifon Demokrasi Platformu adına basın açıklamasını yapan Ozan Oymak konuşmasının devamında; “Deniz Gezmiş ve arkadaşları Amerikan 6. Filosuna ve NATO’ya karşı çıkarken, o gün Denizlere saldıranlar, 6 Filonun önünde secdeye duranlar bugün iktidardalar. Bunların sahte antiemperyalist söylemleri, iki emperyalist kamp arasında rüzgar gülü gibi bir o yana bir bu yana dönmekten ibaret! AKP iktidarı, emperyalizm ve NATO ile el ele silahlanma yarışının tam göbeğinde. 20 yıllık iktidarında uyguladığı politikalarla ülkeyi gıda ve tarım ürünlerinde dışa bağımlı hale getirdiler. Ülkeyi yönetenler zaman zaman Amerika’ya efeleniyor görünseler de ABD ve NATO ile iş birliğinden taviz vermiyorlar. “Milli çıkar”, “Türkiye’nin ulusal çıkarları” diye halka sattıkları masalların arkasında uluslararası tekellerin ve işbirlikçi yerli sermayenin çıkarları var. Halk yüksek enflasyon ve zam dalgası karşısında derin yoksullaşma yaşıyor. Ekonomik büyüme sadece zengin sınıflara mahsus. 6 Mayıslar, ülkenin bu bedbaht tablodan kurtulması için mücadele çağrısıdır.

Antiemperyalizm ırkçıların, milliyetçilerin, şovenistlerin ve dini siyasete alet eden bezirgânların bayrağında yazmaz. Dün Amerika’nın Vietnam’da yaptığı katliamlara sessiz kalanlar ve Kore savaşına ortak olanlar; bugün Suriye’nin iç savaşa sürüklenmesine, Libya’nın ilhakına, Ukrayna’nın işgaline ortak olmaya çalışıyorlar. Afganistan’da NATO kapsamında görev alanlar, işine geldiğinde Taliban’a kırmızı halılar sermekten geri durmuyorlar.

Antiemperyalist olmak demek, emperyalist güçlerin Karadeniz’de, Akdeniz’de, Ortadoğu’da açtıkları savaş bataklığına karşı çıkmak demektir. Antiemperyalist olmak demek başta İncirlik üssü olmak üzere askeri üslerin kapatılması ve ABD askerlerinin ülkeden defedilmesi demektir. Antiemperyalist olmak demek emperyalist savaş örgütü olan NATO’dan Türkiye’nin çıkmasını savunmak demektir. Komşu ülkeler ve halklarla barış ve kardeşlik içinde yaşamaktır.

Antiemperyalist olmak demek ülkemizin yer altı ve yerüstü kaynaklarının emperyalistler ve işbirlikçileri tarafından talanına karşı çıkmak demektir. Antiemperyalist olmak demek ülkemizin suyuna, toprağına ve geleceğine sahip çıkmak ve savunmak demektir. Kısacası, antiemperyalist olmak demek emperyalistlerle birlikte kapitalizme ve AKP’nin işbirlikçi politikalarına karşı mücadele demektir. Denizlerden aldığımız mücadele mirasının güncel anlamı budur.

Denizler 8 Mart’ta alana çıkan kadınların isyanında, Newroz meydanlarındaki özgürlük haykırışında, 1 Mayıs’ta meydanlara dökülen yüzbinlerin sıkılı yumruklarındadır. Denizler grev ve işçi direnişlerinde, köylü mitinglerinde, Gezi’de milyonların yüreğinde, öğrenci eylemlerinde, akademisyenlerin zulme karşı direnişindedir. Denizler halktır ve onları kimse halktan koparamaz.

Dünya ve Türkiye pandemi, ekonomik kriz ve emperyalist savaş kıskacına girerken kapitalizm halklara daha fazla acı reçete, daha fazla kan ve gözyaşını reva görüyor. Emperyalizm tüm gerici değerleri göreve çağırırken, bizler dünyanın işçileri, emekçileri ve ezilen halkları olarak tüm devrimci değerleri yeniden kuşanmak zorundayız. Devrimci tarihimizin kilometre taşlarından olan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan bu mücadelede her daim bizlere güç verecektir. Gün emperyalizme ve tek adam yönetimine karşı birleşik emek cephesini ve demokrasi güçlerinin birliğini sağlama günüdür. Gün, restorasyoncu hayallere kapılmadan, halkın gerçek egemenliğine dayanan demokratik bir anayasa ve kurucu bir meclis için devrimci demokratik mücadeleyi yükseltme günüdür. 6 Mayıs katliamını unutmadık, unutmayacağız!” ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *